Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/27565 E. 2015/20559 K. 16.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/27565
KARAR NO : 2015/20559
KARAR TARİHİ : 16.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı ile davacı … avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat … gelmiş ve duruşma isteminden vazgeçtiğini beyan ettikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacılar, davacılardan …’nun, davalı ile arasında düzenlenen 16.10.1987 tarihli avukatlık ücret sözleşmesi gereğince, davalının … Asliye Hukuk Mahkemesinin 1985/215 esas sayılı dava dosyasında vekilliğini üstlendiğini, dava konusu taşınmazın %25’inin vekalet ücreti olarak ödeneceğinin kararlaştırıldığını, Av….’nun 22.11.1991 tarihinde vefat etmesi üzerine davalının diğer davacı Av…. ile aynı şartlarla 9.4.1992 tarihli yeni bir ücret sözleşmesi düzenlediğini, daha sonra da 27.11.1995 tarihinde diğer davacı Av…’ı vekil tayin ettiğini, söz konusu davanın 9.4.1997 tarihinde karara bağlanıp, 2.7.1998 tarihinde de kesinleştiğini, ancak vekalet ücretlerinin ödenmediğini, takip edilen dava konusu taşınmazın değeri üzerinden … ve Av…. için yazılı sözleşmeler gereğince %25 olarak ödenmesi gereken ücretin 311.250.000.000 TL olduğunu, yazılı sözleşme yapmayan Av….’in de aynı miktardaki 321.250.000.000 TL vekalet ücretine hak kazandığını ileri sürerek, toplam 632.500 TL vekalet ücretinin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı, Av…’in 22.11.1991 tarihinde ölümü ile aralarındaki vekalet aktinin son bulduğunu, dava tarihine kadar zamanaşımı süresinin dolduğunu, Av…. ve Av…. ile yapılan ücret sözleşmelerinin yapıldığı tarihler itibariyle yürürlükte bulunan yasalar gereğince hasılı davaya iştirak niteliğinde olup geçersiz olduğunu, Av…. ile yazılı sözleşme yapmadığı gibi bu avukatın Av…. ile birlikte ve onun verdiği tevkil vekaleti ile görev yaptığını, davacıların ancak takip ettikleri dava tarihinde yürürlükte bulunan tarife gereğince ücret isteyebileceğini, Av….’i haklı nedenlerle azlettiğini savunarak davanın reddini dilemiş, açtığı karşı davasında ise adına tesciline karar verilen taşınmazın satışına ilişkin olarak dava dışı şahıslarla imzalanan sözleşme gereği satış bedeli olarak davacı avukat … adına yatırılan paranın 18.000 DM’sinin adı geçen avukat tarafından vekalet ücreti olarak uhdesinde tutulduğunu belirterek, 18.000 DM karşılığı 15.000.000.000 TL’nin tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece, “asıl dava yönünden; davacı … mirasçıları tarafından açılan davanın, avukatın ölüm tarihinden itibaren zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle reddine, diğer davacılar yönünden davanın kısmen kabulüne, karşı davanın ise kabulüne” ilişkin olarak verilen ilk hüküm, davacılar … mirasçıları, davacı … ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce, davacı … mirasçılarının, davacı-karşı davalı … …’ın tüm, davalı-karşı davacı …’nun diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, hüküm, “avukatlık ücretinin, sözleşme ilişkisinin kurulduğu tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu’nun 163/son maddesi gereğince, takip edilen davanın harca esas değeri üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tespit edilmesi gerektiğinden bahisle” bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda bu kez, davacı-karşı davalı … mirasçıları tarafından açılan davanın zaman aşımı nedeniyle reddine, … mirasçıları ve … tarafından açılan davanın 14,64 TL’lik kısmının kabulü ile bu miktarın 22/10/2002 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınıp adı geçen davacılara verilmesine, karşı davanın ise kısmen kabulüne, 2.764,44 TL’nin 31/12/1998 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacı-karşı davalı …’dan alınıp davalı-karşı davacı …’ya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı … ve davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı …’ın tüm, davalı …’nun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Mahkemece davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiş olup, mahkemece reddedilen miktar üzerinden davada vekille temsil edilen davalı yararına, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 35.230 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, 22.140 TL vekalet ücretine hükmedilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK’nun 438/7. maddesi gereğidir.
SONUÇ: 1. bent gereğince davacı …’ın tüm, davalı …’nun diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın “Hüküm” başlıklı bölümünün (7) no’lu bendinde bulunan “22.140 TL” vekalet ücreti miktarının karardan çıkarılarak yerine, “35.230 TL” vekalet ücreti miktarının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan 21,15 TL. temyiz harcının davalıya, 165,00 TL harcın davacı …’a iadesine, 16/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.