Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/26601 E. 2015/20938 K. 18.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/26601
KARAR NO : 2015/20938
KARAR TARİHİ : 18.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki muarazanın Meni davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, eczacı olup … ile sözleşme imzaladığını, davalı tarafından 6 ay süre ile sözleşmesinin feshedileceğinin ve 216.298.45 TL cezai şart uygulanacağının bildirildiğini bu işlemin yasaya ve aralarındaki sözleşmeye aykırı olduğunu, ilaçların kimlere ait olduğunun üzerlerinde yazılı olduğunu, müfettiş incelemesi yapılmadan işlem yapıldığını belirterek birleşen davada cezai şart bedeli tahsili işleminin iptalini, asıl davada sözleşmenin feshi ve cezai şart bedeli isteminin haksız olduğunun tespitini istemiştir.
Davalı, davacıya ait işyerinde ve depoda mahkeme kararıyla arama yapıldığını, bu aramada 19 sağlık karnesi, 34 sağlık raporu, 141 adet kesik ilaç küpürü ve küpürü kesik kime ait olduğu tespit edilemeyen ilaçlar bulunduğunu, taraflar arasındaki protokolün 6.3.2 ve 6.3.7 ile 6.9. maddeleri gereğince yapılan işlemin yasal olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş; hükmün taraflarca temyizi üzerine davacının temyiz aşamasında belirttiği 01.02.2012 tarihli Sosyal Güvenlik Kurumu Protokolüne eklenen ek Protokolün 7. maddesi uyarınca; “1.02.2012 tarihinde imzalanan protokolden önceki protokollerde sözleşmenin feshi ve cezai şartı gerektiren maddelerden bu protokolde kaldırılmış olanlar nedeniyle sözleşme feshi ve/veya cezai şart uygulanmış olan işlemler, konusu kalmadığından durdurulur ve işlem yapılmaz.” hükmünün düzenlendiği, bu sözleşme hükümlerinin, mahkemece değerlendirilip sonucuna uygun karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, davalı kurumun 2008 … protokolünün 6.3.3. ve 6.3.7 ve 6.9 maddeleri gereğince uygulanan sözleşmenin feshi ile cezai işlemin iptaline yönelik olup, 01.02.2012 tarihli Sosyal Güvenlik Kurumu Protokolüne eklenen ek Protokolün 7. maddesi ile 1.02.2012 tarihinde imzalanan protokolden önceki protokollerde sözleşmenin feshi ve cezai şartı gerektiren maddelerden bu protokolde kaldırılmış olanlar nedeniyle sözleşme feshi ve/veya cezai şart uygulanmış olan işlemlerin, konusu kalmadığından durdurulacağı ve işlem yapılmayacağı öngörülmüştür. Mahkemece, bu hüküm doğrultusunda davanın kabulüne ve yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki; protol değişikliği dolayısıyla şartlar değişmiş ve bu değişen yeni şartlar altında davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu itibarla açılan davada davalının herhangi bir kusuru sözkonusu olmadığından yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması mümkün değildir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olsada davalının bir kusuru bulunmadığı gözönüne alınarak yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK 438/7 maddesi gereğidir.
SONUÇ: 1.bentte açıklanan nedenlerle temyiz eden davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenle kararın hüküm bölümünün “Asıl davada” başlığı altında 3. ve 4. fıkralarının hükümden çıkarılarak yerine “ Davacı tarafından bozma öncesi ve sonrası yapılan toplam 2.422,50 TL yargılama giderinin kendi üzerine bırakılmasına” cümlesinin yazılmasına; “Birleşen … 17. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/753 Esas Sayılı Davasında” başlığı altında 3. ve 4. fıkralarının hükümden çıkarılarak yerine “Davacı tarafından yapılan toplam 44,60 TL yargılama giderinin kendi üzerine bırakılmasına” cümlesinin yazılmasına, kararın böylece düzeltilmesine ve bu şekliyle düzeltilerek ONANMASINA, 18/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.