Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/24804 E. 2014/27458 K. 17.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/24804
KARAR NO : 2014/27458
KARAR TARİHİ : 17.09.2014

MAHKEMESİ : Amasra Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 02/10/2013
NUMARASI : 2012/181-2013/129

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmadığından incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, . nolu parselde davalı ile 1/2’şer hisse ile malik olduklarını, taşınmazda bulunan 4 adet dükkan, 1 adet depo ve 1 adet dairenin davalı tarafından 3. şahıslara kiraya verilmesine rağmen kira gelirlerinin kendisine verilmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 56.800,00 TL kira gelirinden hissesine düşen 28.400,00 TL nın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, binanın tapusunun kendisi ve davacı adına yapıldığı dönemde davacı ile yaptıkları şifahi anlaşmaya göre, binanın kirasını emekli oluncaya kadar kendisinin alacağını, emekli olunca da alınan kira paralarının bölüneceğini, davacının o dönemde bu anlaşmayı kabul ettiğini, emekli olmasına 5 yıl kaldığı için davacının kendisinden kira parası isteme hakkının bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, tarafların müşterek mülkiyetinde olan taşınmazda, davalı tarafından elde edilen kira bedelinde davacının da payının bulunduğu gerekçesi ile bilirkişi raporu esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, davalı ile 1/2’şer hisse ile maliki oldukları taşınmazda bulunan dükkan, depo ve dairelerin kiralarının davalı tarafından alındığını, kira bedellerinden kendi payına düşen kısmın davalı tarafından kendisine verilmediğini ileri sürerek eldeki davayı açmış, davalı ise savunmasında davacı ile yaptıkları şifahi anlaşma gereği bu yerlerin kirasının emekli oluncaya kadar kendisi tarafından alınacağını, emekli olduktan sonra kira paralarının bölüneceğini savunmuştur. Davalının bu savunmasını yazılı delil ile ispat etmesi gerekir. Miktar itibariyle HUMK.288-289 maddeleri uyarınca tanık dinlenemez. Davalı bu savunmasını yazılı bir belge ibraz ederek isbat edememiştir. Ancak davalı cevap dilekçesinde “her türlü yasal delil” demek suretiyle yemin deliline dayanmış, emekli oluncaya kadar kira paralarını kendisinin alacağını davacının kabul ettiği hususunda davacıya yemin teklif edilmesini talep ettiğine dair dosyaya beyan dilekçesi sunmuş, mahkemece, davalıya savunmalarını isbat için, davacı tarafa yemin teklif etme hakkını kullandığı hususu değerlendirilmemiştir. Hal böyle olunca, davalıya savunmalarını isbat için, davacı tarafa yemin teklif etme hakkı olduğu hatırlatılarak, hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hükum tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın (1)nolu bentte gösterilen nedenle davalı yararına BOZULMASINA, (2)nolu bentte gösterilen nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 485,00 TL. temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.