Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/24266 E. 2015/16953 K. 26.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/24266
KARAR NO : 2015/16953
KARAR TARİHİ : 26.05.2015

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, düğün merasimi için davalının sahibi olduğu düğün salonunu 4.000,00 TL bedel karşılığında kiraladığını, söz konusu bedel için senet düzenlendiğini, bununla birlikte nişanın bozulduğunu, düğün yapmanın imkansız hale geldiği hususunu davalıya derhal bildirmesine rağmen, davalının, bedeli her halde alacağını belirttiğini ve senedi dava dışı 3. bir kişiye ciro ettiğini, 3.kişi tarafından hakkında icra takibi başlatıldığını, bu nedenle, kendisine hiçbir hizmet vermeyen davalının hareketi sonucu bahse konu bedeli ödemek zorunda kaldığını belirterek icra dosyasına ödenen 5.200,00 TL ile sıkıntıya uğradığını ileri sürerek 1.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep etmiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, 5.200,00 TL maddi tazminat ile 1.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 6.200,00 TL’nin ödemenin yapıldığı 24.06.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davacı, düğün merasimi için davalının sahibi olduğu düğün salonunu 4.000,00 TL bedel karşılığında kiraladığını, söz konusu bedel için senet düzenlendiğini, bununla birlikte nişanın bozulduğunu, davalıya durumu derhal bildirdiğini, bununla birlikte davalının bedeli her halde alacağını belirterek senedi dava dışı 3. bir kişiye ciro ettiğini, 3.kişi tarafından hakkında icra takibi başlatıldığını, bahse konu bedeli ödemek zorunda kaldığını, bu nedenle icra dosyasına ödenen 5.200,00 TL ile sıkıntıya uğradığını ileri sürerek 1.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini istemiş, davalı; davacının, düğün salonunu kiraladıktan yaklaşık üç ay sonra vazgeçtiğini, sözleşmede kiralayan müşterinin merasimden vazgeçmesi halinde salon ücretini ve merasim masraflarını ödemek zorunda olduğunu, kendisinin zarara uğradığını belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın hem maddi hem manevi tazminat yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Manevi tazminatın dayanağı 4721 sayılı TMK.nun 24 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 58.maddesi (eski Borçlar Kanunu 49.md)’dir. TMK.nun 24.maddesi “Hukuka aykırı olarak kişilik haklarına saldırılan kimse hâkimden saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir. Kişilik hakkı zedelenen kimsenin rızası daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça kişilik haklarına her türlü saldırı hukuka aykırıdır.” Manevi tazminata hükmedilirken şahsiyet haklarına hukuka aykırı şekilde bir saldırının varlığı aranmalıdır. Burada kişinin bedensel ve ruhsal ve sosyal bireyliğinin korunması söz konusudur. Somut olayımızda davacının şahsiyet haklarına bir saldırının bulunmadığı açıktır. Davacının düğün salonu kiralamak maksadıyla imzaladığı senedin, davalı tarafından dava dışı 3.bir kişiye ciro edilip, bu kişi tarafından davacı aleyhine haciz yapılmasında, davacının kişilik haklarının zarar gördüğü kabul edilemez. Mahkemece olayda manevi tazminat koşullarının bulunmadığı dikkate alınarak manevi tazminat isteminin bütünüyle reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) no’lu bent gereğince temyiz edilen hükmün davalı yararına, BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 26.5.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.