Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/2377 E. 2014/37540 K. 26.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2377
KARAR NO : 2014/37540
KARAR TARİHİ : 26.11.2014

MAHKEMESİ : Fethiye 3. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ : 17/09/2013
NUMARASI : 2013/274-2013/383

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, oğlu Ö.. I..’ ın, galerici olan davalıdan .. .. … plakalı 22.000.00.TL bedelli C.. S.. marka ve .. .. .. plakalı 16.000.00.TL bedelli Renault Kango marka iki adet aracı satın aldığını, 16.10.2008 tarihli sözleşme ile araçların devredilerek teslim edildiğini, davalının aynı borçtan dolayı hem bono hemde ipotek aldığını ve asıl borcun 38.000.00.TL olmasına rağmen 77.300.00.TL üzerinden hem bonodan dolayı hemde ipotekten dolayı iki takip yapıldığını, okuma yazmasının olmaması nedeniyle bonoların geçersiz olduğunu, bu yöndeki takibin iptali gerektiğini, ipoteğe dayalı takibinde 2 araç bedeli, yasal faiz ve masraflar dışından kalan kısmının iptali ile ipotek bedelinin depo ettirilerek ipoteğin terkinine, yargılama sırasında 21.01.2011 tarihinde verilen ıslah dilekçesi ile araçların trafikte kendisi ve oğlu adına devredilmediğinden dolayı bono ve ipoteğin bedelsiz kaldığını ayrıca ipotek senedinde ipoteğin konut kredisinden dolayı konulduğunun yazılı olduğunu, ipoteğin geçersiz olduğunu ileri sürerek bono ve ipoteğe dayalı takiplerin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, iki otomobilin satış bedelinin taksitler halinde 59.920.TL ödenmesi hususunda anlaşıldığını, ipotek bedelinin 55.000.00.TL olmasından dolayı alacağı tam olarak karşılamadığı için bakiye alacağın tahsili yönünde bonoların tahsili içinde icra takibinde bulunulduğunu, takiplerin kesinleştiğini, geçerli sözleşmeye ve rızaya dayalı işlemlerin sonradan geçersiz olduğunu ileri sürmenin hakkın kötüye kullanılması niteliğini taşıdığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı F.. I.. ve taşınmazı temlik alan B..A.. tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı tarafından, .. .. .. plakalı 2006 model C.. S.. marka ve .. .. .. plakalı 2000 model Renault Kango marka iki adet aracı satışından dolayı hakkında 2 adet toplam 20.300.00.TL bedelli bonolardan dolayı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılmasından ve kendisine ait taşınmaz üzerinde 55.000.00.TL bedelli ipotek konularak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılmasından dolayı takiplerin geçersiz olduğunu ileri sürerek öncelikle takiplerin iptali, geçerli kabul edilecekse 2 adet aracın gerçek satış değeri, faiz ve icra masrafları belirlenerek fazla yapılan takip miktarının iptali istemi ile açılan davada, mahkemece, takibe konu senetlerin dayanağı olan araç satışına ilişkin olarak araçların teslim alındığının davacı tarafından kabul edildiği ve dosyadaki belgelere göre davacının okuryazar olmadığı iddiasını sonradan ileri sürmesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde bulunmasından dolayı bonoya dayalı takibin iptali yönündeki talebin reddi ile taşınmazı sonradan satın alan B.. A..’ ın taşınmazı ipotekle birlikte satın aldığından davalının ipotek hakkına itirazının mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; Taraflar arasındaki araç satışına ilişkin 16.10.2008 tarihli adi yazılı sözlesme, Karayolları Trafik Yasası’ nın 20/D maddesine uygun resmi biçimde düzenlenmediği için geçersizdir. Geçersiz sözleşmeye dayanılarak taraflar ancak aldıklarını iade ile yükümlüdürler. O halde mahkemece, geçersiz sözleşme hükümleri uygulanarak taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözülmesi gerekirken az yukarıda yazılı yanlış gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davacının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 2.bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.