Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/23766 E. 2015/20927 K. 18.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/23766
KARAR NO : 2015/20927
KARAR TARİHİ : 18.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı hastanenin düzenlediği ihale sonucu 3 grup malzeme alımına ilişkin sözleşme imzaladıklarını, bu sözleşmelerin tamamında , sözleşmenin imzalanmasını müteakip cihazın hastaneye 15 gün içerisinde kurulacağı ve kitlerin de 31.12.2008 tarihine kadar 4 parti halinde teslim edileceğinin öngörüldüğünü, her grup için sözleşmeden hemen sonra cihaz kurulduğunu, ancak 31.12.2008 tarihine kadar 4 parti halinde teslim edileceği kararlaştırılan kitlerin kendilerini zor durumda bırakmak amacıyla davalı tarafından son 3 ayda 32 sipariş talep edildiğini, sözleşmelerde belirtilen sayılarda hastaneye teslimat yapıldığını, davalı tarafından haksız olarak teslimi istenen kitlerin de sözleşme süresinden önce teslim etmek istemesine rağmen hastane yetkililerince teslim alınmadığını ve ihale sürecinin bitmesine 12 gün kala sözleşmelerinin feshedildiğini, sözleşmelerde belirtilen adette teslimat yaptığının tartışmasız olduğunu, davalı hastanenin verdiği son siparişleri kayıplarla ifade etmeye çalıştığını ancak bu durumda teknik şartnamenin açıkça düzenlediğini, ilgili madde gereği 3 ayda bir kayıplarla ilgili talepte ve bildirimde bulunulması, bir karşılaştırma mutabakat yapılması gerekirken, davalı hastanenin herhangi bir bildirimde bulunmadığını, böylece davalının sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini ileri sürerek, 3 grup ihalenin haksız olarak feshedildiğinin tespiti ile feshin iptaline, bu fesihler nedeniyle kesilen toplam 43.335,20 TL ceza işleminin iptaline, kesinti yapılmış ise istirdatına; ihale bedellerinin %6’sı oranında yatırdıkları teminatların gelir kaydedilmesi işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 3 grup malzeme alımı ihalesinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğinin tespitine ve bu feshin iptaline, bu fesihler nedeni ile kesilen toplam 40.231,60 TL cezanın istirdatına, davacının ihale bedellerinin %6’sı oranında yatırdığı teminatların gelir kaydedilmesinin iptaline (kaydedilmiş ise istirdatına) ve fesih ile ilgili olarak davalının, davacı aleyhine yaptığı bütün işlemlerin iptaline karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davacı, eldeki dava ile ihalenin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğinin tespiti ile cezai şartın ve teminatların gelir kaydedilmesi işleminin iptalini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve gerekçeli karara 11.04.2014 tarihinde; “Reddedilen kısımla ilgili olarak 1500 TL ücreti vekaletin davalı vekili yararına davacıdan alınarak davalıya verilmesine hükmünün iptal edilerek bunun yerine, reddedilen kısımla ilgili olarak 28.710,75 TL ücreti vekaletin davalı vekili yararına davacıdan alınarak davalıya verilmesine” şeklinde kararın düzeltilmesine karar verildiğine dair tavzih şerhi işlenmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Hükmün Tavzihine ilişkin 305. maddesinin 2. fıkrasında; hüküm fıkrasında taraflara tanınan hakların ve yüklenen borçların, tavzih yolu ile sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği düzenlenmiştir. Kanunun açık hükmüne rağmen mahkemece taraflar hakkında yeniden hüküm tesisi doğuracak şekilde tavzih şerhi oluşturulması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
2-Yargılama sırasında mahkemece bilirkişi heyetinden rapor alınmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; hükme esas alınan bilirkişi raporunun yetersiz ve dosya kapsamına uygun olmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, mahkemece konusunda uzman kişilerden oluşturulacak yeni bilirkişi heyetinden taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli yeni bir rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yetersiz ve dosya kapsamına uygun olmayan bilirkişi raporu ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
3-Bozma nedenine göre davacı ve davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. ve 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 3. bentte açıklanan nedenle davacının davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 1.461,00 TL harcın istek halinde iadesine, 18/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.