Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/2352 E. 2014/34754 K. 06.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2352
KARAR NO : 2014/34754
KARAR TARİHİ : 06.11.2014

MAHKEMESİ : Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/09/2013
NUMARASI : 2011/398-2013/565

Taraflar arasındaki işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, eczacı olduğunu, ilaç teminine ilişkin sözleşmesinin 6.3.3.maddesi hükmüne aykırılık nedeniyle uyarı ve para cezası uygulandığını, kendisine gelen reçete içeriğini, hasta yakınına teslim ettiğini bildirerek davalının haksız işleminin iptali ile muarazanın menine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde; Davacı eczacının faturaları üzerinde davalı tarafından yapılan incelemede, N.. Ö.. isimli kanser hastasının 16.3.2009 tarihli reçetesinin sahte olarak düzenlendiği, reçeteyi düzenlediği söylenen doktorun kaşe ve imzayı kabul etmediği, reçete arkasına hastanın oğlunun adı ve soyadı yazılarak dava dışı İbrahim Kondu tarafından imzalandığı, bu kişinin imzayı kabul ettiği ve ilaçları hasta yakınına teslim ettiğini beyan ettiği, hasta yakını Yavuz’un ise, İbrahim adlı kişinin reçetelerde yazılı ilaçların eczanelerinden temini konusunda zaman zaman yardımcı olduğunu ancak sözkonusu reçetedeki ilaçları alıp almadığını hatırlamadığını beyan ettiği, davalı tarafından yapılan soruşturma sonucunda, davacının sahteciliğe dahil olmadığı ancak ilaç teminine ilişkin sözleşme ve protokole aykırı davranması nedeniyle dava konusu uyarı ve para cezası verildiği, İbrahim Kondu adlı kişinin davacının elamanı olmadığı, davacı ve bu kişi hakkında açılmış ceza davası bulunmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının ilaç verilmesine ilişkin 2009 tarihli sözleşmenin 6.3.3.maddesine uygun hareket etmediği, hasta yakını olarak ilacı alan kişilerin kimlik bilgilerini kontrol etmediği, hasta yakını adı altında üçüncü kişinin reçeteyi imzalayarak ilaçların verilmesine sebep olduğu,hasta yakınınında ilaçları aldığını hatırlamaması nedeniyle davacının 2009 tarihli sözleşme hükümlerine aykırı davrandığı anlaşılmaktadır. 2012 protokolünde sözkonusu madde hükmü kaldırılmamış ancak hastanın ilaçları aldığını beyan etmesi halinde aykırılık kalmayacağı şeklinde düzenleme getirilmiştir. Davacı taraf hastaya ilaçları teslim ettiğini ispat edemediğine ve sözleşme hükümlerine aykırı davrandığına göre, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle kararın davalı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 6.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.