Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/2311 E. 2014/2160 K. 28.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2311
KARAR NO : 2014/2160
KARAR TARİHİ : 28.01.2014

MAHKEMESİ : Malatya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)
TARİHİ : 26/11/2013
NUMARASI : 2013/374-2013/536

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı; davalı banka ile Konut Destek Kredisi Sözleşmesi imzaladığını, kendisinden dosya masrafı ve yapılandırma bedeli adı altında kendisinden tahsil edilen 4.200,00TL’nin faiziyle birlikte iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacının davasının kısmen kabulüne, toplam 3.504,04 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-4077 sayılı kanunun 10/B maddesinde, “Tüketici, konut finansmanı kuruluşuna borçlandığı toplam miktarı önceden ödeyebileceği gibi aynı zamanda bir ya da birden çok ödemeyi vadesinden önce yapabilir. Faiz oranının sabit olarak belirlenmesi halinde, sözleşmede yer verilmek suretiyle, bir ya da birden fazla ödemenin vadesinden önce yapılması durumunda konut finansmanı kuruluşu tarafından tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilebilir. Erken ödeme ücreti gerekli faiz indirimi yapılarak hesaplanan ve tüketici tarafından konut finansmanı kuruluşuna erken ödenen tutarın yüzde ikisini geçemez. Oranların değişken olarak belirlenmesi halinde tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilemez” hükmü yer almaktadır. Buna göre taraflar arasındaki kredi sözleşmesinin faiz türüne göre, davacıdan kredi borcunun erken kapatılması halinde erken kapama ücretinin tahsilinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Davacı, davalı bankadan kullanmış olduğu krediyi 17.06.2013 tarihinde, 86,988,12 TL ödeme yaparak tamamen kapatmıştır. Mahkemece iadesine karar verilen meblağ içerisinde kredinin erken kapatılması sebebiyle davalı bankanın tahsil ettiği erken kapama bedeli de bulunmaktadır. Buna göre erken kapama ücreti olarak davacıdan tahsil edilen 1.739,76TL nin iadesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır ve bozmayı gerektirir.
3- Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmediği halde, lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerekirken 239,36 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir olarak kaydedilmesine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
4- Dosyaya sunulan vekâletnameden anlaşılacağı üzere davalı taraf kendini vekille temsil ettirmiştir. Mahkemece, yürürlükte bulunan AAÜT ‘ye göre, reddedilen miktar üzerinden davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, “davalı taraf her ne kadar kendini vekille temsil ettirmiş ise de; lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına” şeklinde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Birinci bentde açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddine, 2, 3 ve 4. benttlerde açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 214,16 TL kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 28.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.