Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/21450 E. 2015/28112 K. 01.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21450
KARAR NO : 2015/28112
KARAR TARİHİ : 01.10.2015

MAHKEMESİ : Ankara 11. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 20/02/2014
NUMARASI : 2013/718-2014/364

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı tarafından inşa edilen Y.. Konutlarından 19.04.2010 tarihinde bir daire satın aldığını, dairenin 02.11.2012 tarihinde geçici olarak teslim edildiğini, teslim esnasında mevcut olan tüm ayıp ve eksiklerin teslim föyüne yazılarak taraflarca imzalandığını, ancak eksik ve ayıpların giderilmediğini, 7 ay boyunca kullanamadığı taşınmazın kira gelirinden mahrum kaldığı gibi diğer aidat ve yakıt giderlerini de ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 1.800-TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş; 30.01.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 2.112-TL kira bedeli ve 995-TL masraf olmak üzere toplam 3.107-TL’ye çıkarmıştır.
Davalı, imalatların bilim, fen ve sanat kurallarına uygun olduğunu, dairenin 02.11.2012 tarihinde teslim edildiğini, eksik ve ayıpların 06.06.2013 tarihinde giderilmiş olmasına rağmen davacının talebinin MK’nun 2. maddesine aykırı olduğunu, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, 1.800-TL’nin dava tarihinden itibaren, 1.307-TL’nin ise ıslah tarihi olan 30.01.2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, geç teslim nedeni ile mahrum kalınan kira geliri talebine ilişkindir. Somut olayda; taraflar arasında, Ankara ili Yapracık konutları C 57 blok, 44 numaralı konutun satışına ilişkin 19.04.2009 tarihli sözleşmenin imzalandığı, konutun 06.06.2013 tarihinde eksik ve ayıpları giderilerek oturulabilir halde davacıya teslim edildiği anlaşılmaktadır. Sözleşmenin “Gayrimrenkulün Teslimi ve Kullanılması” başlıklı 3.maddesinin 1. fıkrasında, “Sözleşmeye konu gayrimenkulün/yapının inşasının bitirilmesi, geçici kabulünün yapılması, alıcıya teslimi için öngörülen tahmini süre işbu sözleşme tarihinden itibaren 24 aydır.” 3. fırasında ise: “İdarece teslim borcunun ifasında alıcıya taahhüt edilen ve teslim borcunun ifasında temerrüde esas kesin süre sözleşme tarihinden itibaren 30 ay olup bu süre aşılamaz.İdare teslim borcunu sözleşme tarihinden itibaren 30 ay içerisinde ifa edemez ise sürenin bitiminde hiçbir ihtar ve ihbara lüzum olmaksızın teslim borcunun ifasında mütemerrit olur.” düzenlemeleri mevcuttur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda kira tazminatı hesaplanırken sözleşme tarihinden itibaren 24 ay sonrası olan 19.04.2012 tarihinde dairenin teslim edilmesi gerektiği belirtilmiş ve tazminatın başlangıç tarihi olarak bu tarih esas alınmıştır. Oysa ki az yukarıda belirtilen maddeler birlikte değerlendirildiğinde dairenin teslim tarihinin sözleşme tarihinden itibaren 30 ay sonrası olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca bu rapora dayanılarak hüküm kurulamaz. Bu durumda davalı idarenin dairenin tesliminde sözleşme tarihinden itibaren 30 ay sonra temerrüde düştüğünün kabulü ile kira tazminatının bu tarihten itibaren hesaplanması gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 236,55 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 01/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.