Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/2060 E. 2014/20996 K. 25.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2060
KARAR NO : 2014/20996
KARAR TARİHİ : 25.06.2014

MAHKEMESİ : Ankara Batı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/10/2013
NUMARASI : 2012/475-2013/249

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı, avukat olduğunu, davalı M. Y. vekili olarak Sincan 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/381 esas,Sincan 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/49 esas sayılı davalarını yürüttüğünü ,müvekkili olan davalının ,davaların karşı tarafı olan davalılar Zafer ve B.. Ö.. ile anlaşarak sulh olduklarını,22.11.2011 tarihli azilname ile kendisini haksız olarak vekaletten azlettiğini ,ödenmeyen vekalet ücreti alacağının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL nin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, 5000 TL maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılar Z.. Ö.. ve M.. Y..dan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine ,fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına ,5000 TL maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılar B.. Ö.. ve M.. Y..dan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine ,fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiş,hüküm davalılardan M.. Y.. tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına gore davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Dava, ödenmeyen vekalet ücreti alacağının tahsili talebine ilişkindir. Davacı avukatın davalı M.. Y.. ‘a vekaleten Sincan 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/381 esas,Sincan 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/49 esas sayılı davalarını,diğer davalılara karşı açıp yürüttüğü, bu davalarda harcı yatırılmış değerlerinin Sincan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/49 esaslı dosyada 302.000 TL, Sincan 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/381 esaslı dosyada 102.000 TL olduğu, davalıların kendi aralarında sulh olmaları sonucunda, tarafların davayı takip etmemeleri nedeniyle HMK nun 150/5 maddesi uyarınca davaların açılmamış sayılmasına karar verildiği, Davalı Mustafa‘nın davacı avukatı 22.11.2011 tarihinde azlettiği, taraflar arasında yazılı vekalet ücret sözleşmesi bulunmadığı ı dosya kapsamından anlaşılmakta olup bu hususlar taraflar arasında da çekişmesizdir. Avukatlık Kanununun 164/4 maddesinde “…Avukatlık ücretinin kararlaştırılmamış olduğu veya taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı yahut ücret sözleşmesinin belirgin olmadığı veya tartışmalı olduğu veya ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün geçersiz sayıldığı hallerde; değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarını incelemeye yetkili merci tarafından davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğine göre ilâmın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktar avukatlık ücreti olarak belirlenir…” hükmü düzenlenmiştir. Taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesi bulunmadığına göre davacı avukat anılan yasal düzenleme gereğince harcı yatırılmış dava değerinin %10-20’si oranında akdi vekalet ücreti ve yine aynı değer üzerinden karşı yan vekalet ücreti isteyebilir. Mahkemenin bu yönü göz ardı ederek yanlış değerlendirme ile takip edilen dava konusu taşınmazların değeri üzerinden akdi ve karşı yan vekalet ücreti hesaplayarak yazılı şekilde hüküm tesis etmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine 2,bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 171,00 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.