Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/18087 E. 2014/41147 K. 22.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18087
KARAR NO : 2014/41147
KARAR TARİHİ : 22.12.2014

MAHKEMESİ : Ortaca 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/11/2013
NUMARASI : 2013/152-2013/175

Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, SGK’dan emekli olduğunu ve maaşını davalı bankadan aldığını, davalı bankadan 3 adet kredi kullandığını, ancak kredileri ödeyemediğini, bu nedenle maaşının eksik ödendiğini ileri sürerek, bugüne kadar yapılan tüm kesintilerin tespiti ile, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 7.033,71 TL nın maaşının tahakkuk tarihinden itibaren en yüksek banka faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, çektiği manevi acıya karşılık 5.000,00 TL manevi tazminatın bloke tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, emekli maaşına yapılan blokenin kaldırılmasına, 6.974,32 TL kesintinin kesinti tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline, koşulları oluşmadığından manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde kanunda tanımlanan taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta taraflar arasındaki tüketici kredisine ilişkin sözleşme imzalandığı, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.
4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece, uyuşmazlığın tüketici mahkemesi sıfatı ile görülmesi gerekirken, genel mahkeme sıfatı ile görülüp sonuçlandırılarak işin esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birince bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.