Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/16775 E. 2014/41124 K. 22.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16775
KARAR NO : 2014/41124
KARAR TARİHİ : 22.12.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/12/2013
NUMARASI : 2011/415-2013/779

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, 10.05.2002 tarihinden itibaren davalı havayolları şirketinde hostes olarak çalışmaya başladığını, kabin amirliğine kadar yükseldiğini, iş akdinin son olarak 10.05.2011 tarihinde 1 yıllık süre için yenilendiğini, uçuşlar sırasında yolsuzluk yaptığı iddiası ile iş akdinin davalı tarafından gönderilen noter ihtarı ile 24.05.2011 tarihinde feshedildiğini, haklı bir neden olmadan yapılan fesih nedeniyle 9.000 TL. erken fesih tazminatı ve 1.000 TL. kıdem tazminatı olmak üzere 10.000 TL. maddi tazminatın ve 75.000-TL manevi tazminatın temerrüd tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 50.000 TL. manevi tazminat ile 44.099,64 TL. maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının hizmet akdi 23.05.2011 tarihinde feshedilmiş olup, bu tarihte 818 Sayılı Borçlar yasası yürürlükte olup, 6098 Sayılı kanun yürürlüğe girmemiştir. Bu nedenle davada 6098 Sayılı Yasanın 434. maddesi uygulanarak fesih hakkının kötüye kullanıldığı gerekçesiyle bilirkişi tarafından hesaplanan ihbar tazminatının üç katı oranında tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
3-Manevi tazminata hükmedilebilmesi için; şahsiyet hakkının hukuka aykırı bir şekilde zarara uğraması gerekir. Kişilik haklarının zarar görmediği hallerde, eylem hukuka aykırı olsa dahi manevi tazminata hükmedilmesi olanaklı değildir. Davalı G.. A.. davacıya gönderdiği fesih ihbarnamesinde,davacının sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlarda bulunduğu, bu durumun şirketin çalışma barışını olumsuz etkilediği, doğruluk ve bağlılığa uymadığı şeklinde beyanda bulunarak sözleşmeyi feshetmiş olup; bu beyan davacının şahsiyet haklarını haleldar edecek nitelikte değildir.Bu nedenle, manevi tazminat talebi yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.