Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/16267 E. 2014/39112 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16267
KARAR NO : 2014/39112
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

MAHKEMESİ : Eskişehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/11/2013
NUMARASI : 2012/574-2013/573

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, eczane sahibi olduğunu, davalı kurum ile aralarındaki İlaç Temin Protokolü uyarınca reçetelerdeki bilgilerin “provizyon sistemi” üzerinden davalı kurumun onayına sunulduğunu, davalı kurumun onayından sonra ilaçların hastaya teslim edildiğini ve davalı kuruma faturalandırıldığını, buna karşın 15.107,90 TL ‘lik fatura tutarının ödenmediğini ileri sürerek, ödenmeyen fatura bedelinin 13.550,00 TL’lik kısmının hak ediş tarihi olan 15.6.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, A gurubu reçetelerine ait faturada kesinti oranının %3 ‘ geçmesi nedeniyle davacının talebi üzerine reçetelerinin tamamının incelendiğini, davaya konu reçetelerdeki 3 adet ilaçların, reçeteyi yazan veya raporu düzenleyen hekimlerin branşlarının 2009 yılı Sağlık Uygulama Tebliğine uygun olmadığından ödeme yapılmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacı tarafın meslek kurallarını bilmesi ve buna uygun hareket etmesi gerektiğini, provizyon sisteminin davacıyı uyarmamış olmasının bu yükümlülüğünü kaldırmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının Aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı eldeki bu davasında, üç adet reçeteye konu ilaçların, kurumun onayından sonra hastaya teslim edilmesine karşın ödenmeyen reçete tutarı karşılığı faturanın davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, ilaç uygulama talimatı ve taraflar arasında akdedilen protokol gereğince uygulanan işlemin yasaya uygun olduğunu belirtmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, S.. K.. kapsamındaki kişilerin Türk Eczacılar Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine ilişkin 2009 yılı Protokolü 3. Uygulanacak Usul ve Esaslar başlığı altında bulunan (3.1.) maddesine göre davalı kurumca yetkilendirilen birimlerce hastalara düzenlenen reçeteler, sözleşmeli eczaneler tarafından bu protokol çerçevesinde ve protokolün imzalandığı tarihte yürürlükte olan Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) hükümleri doğrultusunda karşılanacağı hüküm altına alınmış olup; bu nedenle, eczacıların 2009 yılında yürürlükte bulunan SUT’te belirtilen hükümler doğrultusunda ilgili ilaçları karşılaması gerekeceğinde kuşku bulunmamaktadır. Davaya konu reçetelerin, yürürlükte olan Sağlık Uygulama Tebliği (SUT hükümlerine göre değerlendirildiğinde; 07.05.2009 tarih 0553266848 işlem numaralı reçetede bulunan F.. 250 Mg. 5 ML ENJ. isimli ilacın ödenme koşulunun, Kanser İlaçları Verilme İlkeleri başlığı altında bulunan (12.7.14.) maddesindeki “F.. (F.) Tıbbi Onkoloji uzman hekimlerinin bulunduğu hastanelerde bu uzman hekimin yer aldığı, bu uzman hekimin bulunmadığı 3. basamak Sağlık kurumlarında ise hastalıkla ilgili branşdaki uzman hekimlerce düzenlenmiş ve tedavi protokolünü gösterir Sağlık kurulu raporuna dayanılarak sadece ruhsatlı endikasyon alanlarda kullanılabilen bu hekimlerce; Doğal veya yapay postmenapozal (kadınlarda, lokal veya metestaz yapmış hormon reseptör pozitif meme kanserinde, endokrin tedaviden (öncelikle tamoksifen) sonra aromataz inhibitorlerinden biri (anastrazole, exemastane, Letrozole] kullanıldıktan) sonra ilerlemeye devam etmiş hastalarda, hazırlanan raporda bunların belirtilmesi koşuluyla reçete edilebilir.” hükmü gereği, reçete ve raporda “premenopozal tedavi” yazıldığından ödemenin koşuluna uygun olmayan reçete bedeline ödeme yapılmamış olduğu; 29.05.2009 tarih 0553267356 işlem numaralı reçetede bulunan Toltex 2 Mg. 56 Film Tb. isimli ilacın ödeme koşulunun, aynı tebliğin (Ek-2A, 177) maddesindeki “T.-L (T.Tb.) Üroloji ve Nöroloji (erişkin ve çocuk) pediatri, Kadın Doğum, pediatrik cerrah FTR, geriatri uzman hekimlerince reçete edilir. Üroloji ve Nöroloji (erişkin ve çocuk) uzman hekimlerinin düzenlediği uzman hekim raporuna dayanılarak tüm hekimlerce reçete edilir.” hükmü gereği, sadece üroloji ve nöroloji uzman hekimleri tarafından düzenlenen rapora istinaden tüm 2014/16267-39112
hekimlerin bu reçeteyi yazabileceği belirlenmiş olduğu halde, kadın doğum uzmanı tarafından düzenlendiği anlaşılan rapora istinaden aile hekimince sözü edilen ilaç yazıldığından ödeme koşuluna uygun olmayan reçete bedeline ödemenin yapılmamış olduğu; 22.05.2009 tarih 0553267165 işlem numaralı reçetede bulunan Gilvec 400 Mg. 30 Tb. isimli ilacın ödeme koşulunun aynı tebliğin (12.7.14. Kanser İlaçları Verilme İlkeleri) başlığı altında düzenlenen 3. maddesinin (d) bendi başlığı altında bulunan ilaçlardan olduğu ve maddedeki “İmatinıb (Glivec): Tıbbi Onkoloji veya Hematoloji uzman hekimlerinden birinin) yer aldığı en fazla 6 ay süreli sağlık kurulu raporu ile bu uzman hekimler tarafından reçete edilir” hükmü gereği ilacı sadece tıbbi onkoloji veya hematoloji uzman hekimlerinin yazması gerektiği halde söz edilen reçeteyi iç hastalıkları uzmanı tarafından yazıldığından ödeme koşuluna uygun olmayan reçete bedeline ödemenin yapılmamış olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece, reçete tanzim tarihinde yürülükte bulunan Sağlık Uygulama Tebliği ve ilgili protokole aykırı şekilde düzenlenen reçetedeki ilaçları temin eden eczacının, meslek kurallarını bilmesi ve buna uygun hareket etmesi gerektiğini gerekçesi ile davanın reddine karar vermiştir. Her ne kadar davacı eczacı, dava konusu ilaçları hastalara temininde, Sağlık Uygulama Tebliğine ve ilgili protokole aykırı davranmasından ötürü sorumlu ise de; davalı Kurum da Provizyon sisteminin ilaçların, ilgili hastaya verilmesi hususunda sistem üzerinden izin (onay) vermesi nedeni ile müterafik kusurludur. O halde; mahkemece bu doğrultuda araştırma ve değerlendirme yapılmak suretiyle tarafların kusur oranları belirlenmeli ve hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 8.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.