Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/15532 E. 2014/36327 K. 18.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15532
KARAR NO : 2014/36327
KARAR TARİHİ : 18.11.2014

MAHKEMESİ : Çatalca 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/10/2013
NUMARASI : 2011/378-2013/267

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı ile kardeş olduklarını, birlikte malik oldukları bahçeli kargir ev, briket samanlık, ahır ve kahveden oluşan davaya konu taşınmazın kullanımı hususunda özel ifraz sözleşmesi yaptıklarını, bu anlaşma karşılığında da davacıya 8.000 TL. ödediğini, ancak davalının yapılan sözleşmeye uymayarak ifraz sözleşmesine göre binanın kendisine ait bölümde kalan 50 m2 lik kısmını yıkarak mala zarar verme suçunu işlediğini ve bu suçtan cezalandırıldığını belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 8.000 TL. ifraz sözleşmesi nedeniyle ödenen bedel ile yıkım zararı toplamı 20.000 TL.’nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; yıkımdan dolayı davacının tapudaki hissesi oranında uğradığı zarar olan 1.908,28 TL.’nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Taraflar arasında yapılan özel ifraz sözleşmesi ve ifraz krokisine göre,davaya konu taşınmazın kullanımının taraflar arasında kararlaştırıldığı, krokideki sınırlar dışına çıkılmayacağının taahhüt edildiği ve anlaşma karşılığında davacının davalıya 8.000 TL.’yi nakit olarak vermiş olduğunun belirtildiği anlaşılmış olup; bu husus taraflarında kabulündedir.Davacının müşteki olduğu, davalı ve oğlunun sanık olduğu ceza dosyasında davalı ve oğlunun davaya konu taşınmaza yıkarak zarar vermeleri nedeniyle mala zarar verme suçundan mahkum oldukları ve cezalarının kesinleştiği de sabittir. Sözleşme davalı tarafından yerine getirilmediğine göre davacı sözleşmede kararlaştırılan ve davalıya ödemiş olduğu bedeli de talep edebilir. O halde Mahkemece bu bedelin de tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan (1) nolu bent gereğince davacının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 25,20 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.