Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/15075 E. 2014/21365 K. 26.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15075
KARAR NO : 2014/21365
KARAR TARİHİ : 26.06.2014

MAHKEMESİ : KDZ.Ereğli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/11/2013
NUMARASI : 2013/51-2013/269

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı yönetici, davalı tarafından yaptırılan Kaynarca Toplu Konutlarından satın alınan dairelerde gizli ayıp bulunduğunu, dairelerde çatıdan su sızıntısı olduğunu, zarar tespiti yaptırdıklarını ileri sürerek, bilirkişinin belirlediği maddi zararın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacının aktif dava ehliyeti olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, A-1 Blokta oturan kat maliklerinin davalıdan satın aldığı konutlarda bulunan ayıplı imalat ve eksik iş bedellerinin tahsili istemine ilişkin olup, A-1 Blok Yönetim Kurulu adına yönetici tarafından açılmıştır. Diğer bağımsız bölüm maliklerinin, kat malikleri kurulu kararı ile de olsa yöneticiye yetki vermesi ve yöneticinin kat malikleri adına dava açması hukuken mümkün değildir. Bu şekilde açılan davaya muvafakat edilerek taraf teşkili de sağlanamaz. Bu tür davaların bizzat kat malikleri tarafından açılması gerekir. Ancak, somut olayda yöneticinin de aynı zamanda kat maliki olduğu ve kendisine ait bağımsız bölümdeki ayıplı imalat ve eksik işler nedeniyle de talepte bulunduğu gözetilerek davaya yönetici yönünden devam edilmesi gerekir. Hal böyle olunca mahkemece, yöneticinin maliki olduğu taşınmaz yönünden işin esasına girilmeli, diğer kat malikleri yönünden ise davacı yöneticiliğin dava açma ehliyeti bulunmadığından, husumet nedeni ile davanın reddine karar verilmelidir. Aksi düşüncelerle ve yazılı gerekçe ile davanın tamamen husumet nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 25.20 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.