Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/14419 E. 2014/17913 K. 09.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14419
KARAR NO : 2014/17913
KARAR TARİHİ : 09.06.2014

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R
Davacı, davalı kurum ile aralarında imzalanan sözleşme uyarınca davalıya hizmet verdiklerini, davalının 5510 sayılı yasanın 81/1-1 maddesine aykırı olarak hakediş ödemelerinde kesintiler yaptığını ileri sürerek 58.000 TL.nın kesintilerin yapıldığı tarihten veya 10.5.2011 tarihinden itibaren avans faizi ile tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 35.340,49 TL.nin 10.5.2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki (3) numaralı bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının temyiz itirazlarının incelenmesinde; davacı eldeki davada alacağının avans faizi ile tahsilini istemiş, mahkemece yasal faize hükmedilmiştir. Davacı tacir olup,dava konusu alacak ticari işletmesi ile ilgili olduğundan, davacı alacağın avans faizi ile birlikte tahsilini isteyebilir. Bu durumda, mahkemece alacağa avans faizi yürütülecek şekilde karar verilmesi gerekirken yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
3-818 sayılı Borçlar kanununun 101/1 maddesi (6098 sayılı BK.nun 117. maddesi) uyarınca muaccel bir borcun borçlusu ancak alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Muaccel hale gelmiş bir borçtan dolayı alacaklının ihtarı yok ise, anılan yasa maddesi uyarınca faize ancak icra takibi var ise icra takip tarihinden yok ise dava tarihinden iitbaren hükmedilmesi gerekir. Dava konusu olayda, davacı hüküm altına alınan alacağın ödenmesi için dava tarihinden önce davalıya ihtar çekerek onu temerrüde düşürdüğünü iddia ve ispat etmemiştir. Bu itibarla hüküm altına alınan alacağa dava tarihinden itibaren faiz uygulanması zorunludur. Mahkemece, dava tarihinden önce davalının temerrüde düşmediği gözetilerek, hüküm altına alınan alacağa dava tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekirken 10.5.2011 tarihinde faiz uygulanmış olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne varki yukarıda 2 ve 3 numaralı bentlerde değinilen yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden usulün 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentler uyarınca mahkeme kararının hüküm bölümünün 1. bendinin bütünüyle karardan çıkartılarak yerine aynen (davanın kısmen kabulü ile 35,340,049 TL.nın dava tarihi olan 20.7.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine) söz ve rakamlarının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 9.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.