Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/14384 E. 2014/38935 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14384
KARAR NO : 2014/38935
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

MAHKEMESİ : Ürgüp Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/02/2014
NUMARASI : 2012/100-2014/20

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, dava dışı F. Ş. vekili olarak davalıya karşı boşanma davasını açıp takip ettiğini, boşanma davasında verilen kararın nafaka alacaklarının tahsili için icra takibine konulduğunu, vekili ile davalının sulh olduklarını ileri sürerek bu dosyalardan doğan alacaklarının tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın rneddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, Ürgüp İcra Müdürlüğü’nün 2011/532 esas sayılı dosyasında itirazın kısmen devamı ile 1.100 TL asıl alacak (vekalet ücreti )ve 28,21 yasal faiz olmak üzere 1128,21 TL üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, dava dışı F.Ş.un vekili olarak davalı aleyhine dava açıp ve icra takibi başlattığını, davalı ile müvekilinin sulh olduklarını ileri sürerek vekalet ücretinin tahsili için müvekkili ve davalı hakkında başlattığı icra takibine vaki ilitirazın iptali istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davalı davanın reddini dilemiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Avukatlık Kanununun 165.maddesinde, “sulh ile sonuçlanan işlerde her iki taraf avukatlık ücretinin ödenmesi konusunda avukata karşı müteselsilen sorumludurlar.” hükmü mevcut olup, davanın sulh ile sonuçlanması halinde, avukat müvekkilinden aralarındaki ücret sözleşmesinde kararlaştırılan miktarın tamamını isteyebileceği gibi davada sulh olunan miktara göre karşı tarafa yükletilen vekalet ücretini de isteyebilir. (Bkz. HGK.’nun 16.2.1994 T. 1993/13-810 E., 1994/60 K. sayılı kararı) Aynı sorumluluk, müvekkille sulh anlaşması yapan karşı taraf için de geçerlidir. Burada, kanundan doğan teselsül hallerinden biri söz konusu olup, Borçlar Kanununun 142. maddesinde düzenlenen “alacaklı, müteselsil borçluların cümlesinden veya birinden borcunun tamamen veya kısmen edasını istemekte muhayyerdir” hükmüne göre, müteselsil sorumluluğun gereği olarak, sulh sözleşmesinin taraflarının her biri borcun tamamından sorumludur. Alacaklı taraf, 6098 Sayılı Yasanın 163/1.maddesi uyarınca,müteselsil borçlulardan hepsinden veya birinden borcun tamamen veya kısmen edasını istemekte muhayyerdir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere tarafların sulh oldukları anlaşıldığına göre Aile Mahkemesinde takip edilen davada karşı taraf vekalet ücretinin de tahsiline karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle ve yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 08.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.