Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/13296 E. 2014/20839 K. 23.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13296
KARAR NO : 2014/20839
KARAR TARİHİ : 23.06.2014

MAHKEMESİ : Gaziantep 7. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)
TARİHİ : 14/05/2013
NUMARASI : 2012/712-2013/312

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, Davalı bankadan konut kredisi kullandığını, bankanın yeniden yapılandırma ve dosya masrafı adı altında 8.776 TL ve 995 TL sigorta bedeli olmak üzere toplam 9.771 TL kesinti yapıldığını, Hakem Heyetine başvurulduğunu, İl Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının 2012/148 sayılı kararıyla kesilen paranın tarafına iadesine karar verildiğini ileri sürerek kararın onaylanmasını istemiştir.
Davalı; davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, açılan davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile, 4.480,48 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Mahkemece verilen karar ile kredi sözleşmesi kapsamında yapılan hayat sigortasına ilişkin hükümlerin ve bu kapsamda alınan sigorta priminin davacıdan tahsil edilmesinin tüketici aleyhine haksız şart oluşturduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmakta ise de, bir sözleşme hükmünün haksız şart olarak kabulü için gerekli bulunan açık ve haksız oransızlık unsurunun gerçekleşen somut olayda bulunmadığı anlaşılmaktadır, zira sözleşmenin bir hükmünün, tüketicinin bir menfaatini ihlâl etmekle birlikte, ona önemli avantajlar da sağladığı anlaşılıyor ise artık bu kaydın tüketicinin zararına olduğunu söylemek olanaklı değildir. Davacı bankanın kredi borçlusuna hayat sigortası yaptırmasındaki asıl amacının, kredi borcunu teminat altına almak olduğu ve hayat sigortası nedeni ile kredi borçlusunun belli bir prim ödeme borcu altına girdiği anlaşılmakla birlikte, hayat sigortası kapsamına alınmasında davacı sigortalının da bir menfaatinin olduğu açıktır. Hal böyle olunca, sözleşme kapsamında davacıdan tahsil edilen sigorta primlerine ilişkin kayıtların haksız şart niteliğinde olduğu gerekçesiyle ödenen primlerin davalıdan tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle, davalının 2.bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenle, davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 25,20 TL harcın temyiz edene iadesine, 23.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.