Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/11553 E. 2014/12202 K. 17.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11553
KARAR NO : 2014/12202
KARAR TARİHİ : 17.04.2014

MAHKEMESİ : Kilis 2. Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ : 30/09/2013
NUMARASI : 2013/74-2013/123

Taraflar arasındaki ayıplı hizmet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı müteahhit ile aralarında gayrimenkul satım sözleşmesi yapıldığını, dairenin tapusunun verildiğini ancak sözleşme ile yapımı kararlaştırılan bodum katta otopark, kapalı otoparka inen asansör, desenli kartonpiyer, banyo ve WC’ de Pvc balon baskı dolapların yapılmadığını, davalıya yapılan başvurudan da olumlu sonuç alınamadığını ileri sürerek 8.566,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı,davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, 8.566,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen gayrimenkul satım sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve ayıplı işler nedeniyle uğranılan tazminat isteğine ilişkindir. 4077 sayılı Kanunun 4.maddesinin 2.fıkrası hükmüne göre; tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde açık ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda gizli ayıpların ne kadar sürede satıcıya ihbar edileceğine dair bir hüküm bulunmamaktadır. Öyle olunca, 4077 sayılı TKHK’nun 30. maddesi gereğince, bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde, genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümü gerekli olduğundan,
Borçlar Kanununun bu konudaki 198. maddesi uygulanacaktır. Borçlar Kanununun 198. maddesine göre, alıcı, teslim aldığı malı örf ve âdete göre, imkân hâsıl olur olmaz muayene etmek ve satıcının tekeffülü altında olan bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda adi bir muayene ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp mevcut olup da, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da derhal satıcıya ihbar etmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. BK’nun 198. maddesinde öngörülen süre içinde ihbar edilmeyen ayıplar için dava açılamaz.
Davacının gerek açık ve gerekse gizli ayıp yönünden süresi içerisinde ihbarda bulunup bulunmadığı, 4077 sayılı yasanın 4. maddesi hükmü ve BK. 198 maddesi hükmü de gözetilmek suretiyle incelenmelidir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, ileri sürülen ayıpların mahiyeti yönünde değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; talebe konu taşınmazdaki ayıpların hangilerinin açık ayıp, hangilerinin gizli ayıp olduğu tespit edilerek açık ayıplar yönünden teslim tarihinden itibaren 30 gün içinde, gizli ayıplar yönünden ise derhal ihbar yükümlülüğünü yerine getirip getirilmediği saptanmalı, hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken Mahkemenin değinilen bu yönleri göz ardı ederek eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 17.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.