Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/11068 E. 2014/34992 K. 10.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11068
KARAR NO : 2014/34992
KARAR TARİHİ : 10.11.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/12/2013
NUMARASI : 2006/181-2013/540

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı,gözündeki rahatsızlık nedeniyle başvurduğu davalı hastanede çalışan davalı doktor tarafından katarakt teşhisi konulduğunu,bu teşhise dayalı olarak katarakt ameliyatı yapılmak üzere tedavi uygulandığı sırada yanlış iğne yapılması nedeniyle bir gözünün görme yetisini kaybettiğini ileri sürerek:tedavi masrafları nedeniyle 4.000 TL ve iş gücü kaybı nedeniyle şimdilik 4.000 TL maddi tazminat ile 30.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 25.634 TL manevi tazminat miktarını 30.000 TL olarak ıslah ederek olay tanihinden itibaren ticari faiz talep etmiştir.
Davalılar savunmalarında; hastaya yapılan tıbbi operasyonun yerinde olduğunu,herhangi bir kusurlarının bunulmadığını savunmuşlardır.
Mahkemece,davalı şirkete ait hastane ile davacıya uygulanan hukuka aykırı işlem arasında illiyet bağı bulunmadığı gerekçesiyle davalı şirket hakkındaki davanın reddine,diğer davalı hakkında açılan tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiş,hüküm davacı ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan davalıların tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Borçlar Kanunu’nun “İstihdam Edenlerin Mesuliyeti” başlığı altında düzenlenen 55. maddesi(yeni BK 100) uyarınca; istihdam edenlerin müstahdemlerinin eylemlerinden sorumlu tutulmaları ilkesi, kendi yararı için başkasını çalıştıran kimsenin, bu işin ifasından meydana gelecek zarar tehlikesini bazı şartlar altında üzerine alması esasına dayanır. İstihdam eden, müstahdem veya işçilerini seçerken, onları çalıştırırken, başkalarına zarar vermemelerini sağlamakla ve buna dikkat ve özen göstermekle yükümlüdür.
Somut uyuşmazlık itibariyle, mahkemece yapılan yargılama sonucu davacıya yapılan tıbbi müdahale işleminin kusurlu ifa edildiği tespit edilmiş olup,tıbbi müdahalede bulunan davalı doktorun işlemin gerçekleştiği sırada davalı şirkete ait hastanede çalıştığı ve davalı şirketin, davalı doktorun istihdam edeni olduğu açıktır. O halde davacının zarara uğraması ile sonuçlanan tıbbi müdahale işleminde istihdam eden durumundaki hastanenin sahibi davalı B.. t.. Özel Sağlık hizmetleri Ticaret A.Ş’nin zarardan sorumlu olduğunun kabulü gerekir.Hal böyle olunca mahkemece adı geçen davalı şirket istihdam edenin sorumluluğu kapsamında sorumlu tutulması gerekirken,yazılı şekilde davalı şirket yönünden davanın reddine dair hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup,bozmayı gerektirir.
3-Mahkemece, ıslah edilen miktara ilişkin olarak olay tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, tazminatın faiz başlangıcının ıslah tarihi olarak kabul edilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalıların tüm,davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. ve 3.bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, aşağıda dökümü yazılı 1.892,57 TL kalan harcın davalılardan alınmasına, 10.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.