Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/10313 E. 2014/36945 K. 20.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10313
KARAR NO : 2014/36945
KARAR TARİHİ : 20.11.2014

MAHKEMESİ : Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/12/2013
NUMARASI : 2012/140-2013/774

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalının vekili sıfatıyla boşanma davasını yürüttüğünü, karşılığında aralarındaki sözlü anlaşma çerçevesinde 5.000,00 TL vekalet ücreti aldığını, sonrasında aile hukukundan doğan ceza davası, tedbir kararları ve edinilmiş mallara katılma davasını takip ettiğini, mal rejimi ile ilgili dava nedeniyle 3.000,00 TL aldığını ve bunun 1.506,00 TL sini dava harç ve masraflarına yatırdığını, bunlar dışında kendisine hiçbir ücretin ödenmediğini, süreç devam ederken haksız şekilde azledildiğini ileri sürerek 5.000,00TL vekalet ücreti alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, aralarındaki sözlü vekalet anlaşması çerçevesinde kararlaştırılan tüm ücretin ödendiğini, azlin haklı olduğunu, borcunun bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 3.200,00 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dava vekalet sözleşmesinden doğan alacak istemine ilişkindir. Davacı haksız azil sonrası vekalet ücretinin ödenmediğini ileri sürmüş, davalı ise borcunun olmadığını savunmuştur. Mahkemece bilirkişi incelemesi yapılmış, raporda taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı, boşanma davası için 2.200,00 TL, sulh ceza mahkemesinde katılan vekili olması nedeniyle 1.020,00 TL, mal rejimi davası için ise değer artış payının tespiti nispi vekaleti gerektirse de davalısı oldukları boşanma davasının reddedilmiş olması nedeniyle bu dava da usulden reddedileceğinden maktu vekalete hükmolunacağı gözetilerek 1.200,00TL vekalet ücretinin istenebileceği, ancak davacının 5.000,00 TL yi salt boşanma davası için aldığını ispat edememesi bunun da tarifede hesaplanandan fazla olması nedeniyle boşanma, tedbirler ve ceza davası için ücret talebinde bulunulamayacağı, mal rejimi davası için de 3.000,00 TL alınıp 1.506,00 TLsinin masrafa harcandığı, bakiyesinin de istenebilecek 1.200,00 TL den fazla olmasından dolayı yine talepte bulunulamayacağı mütalaa edilmiş, temyize konu kararda ise bilirkişinin 3.220,00 TLden fazla alacağın bulunmadığını tespit ettiği gerekçede belirtilerek hüküm fıkrasında davanın kısmen kabulü ile 3.200,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Anayasanın 141/III maddesi uyarınca mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması zorunludur. 6100 Sayılı Yasa’nın 297. maddesinde de hükmün kapsamında yer alması gereken hususlar düzenlenmiş olup 1. fıkrasının c bendinde “ tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşmadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin” hükümde gösterilmesi gereken hususlar olarak belirtilmiştir. Somut olayda mahkemenin gerekçesi muğlak ve yasal düzenlemeyi karşılar mahiyette bulunmadığı gibi, azlin haklı olup olmadığı tartışılmamış, kabul edilen miktarın da ne şekilde tespit olunduğu, hangi talep kalemlerinin haklı bulunduğu denetime elverişli olarak izah edilmemiştir. Bu durum usul ve yasaya aykırı olup kararın bozulmasını gerektirir.
2- Bozma nedenine göre, davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.