YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/4563
KARAR NO : 2013/14337
KARAR TARİHİ : 29.05.2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ile 18.11.2009 tarihinde taşınmaz ön satış ve … komisyonculuğu sözleşmesinin düzenlendiğini, alıcı ile satıcının yapmış olduğu alışverişten dolayı sözleşmenin imzalanmasında büyük katkısının bulunduğunu, ücrete hak kazandığını, alacağın tahsili için davalı hakkında … 29. İcra Müdürlüğü’nün 2010/1191 esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, ancak vaki itiraz sebebiyle takibin durdurulduğunu, itirazın haksız ve yersiz olup , alacağın tahsilini güçleştirme gayesi taşıdığını ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiş, 22.10.2012 tarihli dilekçesi ile 10.048,75 TL üzerinden ıslah ederek harçlandırmıştır.
Davalı, sözleşme konusu olan taşınmazın satışının yapılmadığını, davacının ücrete hak kazanmadığını savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tellalık ücreti alacağına ilişkin olarak yürütülen takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, aralarındaki sözleşmede, satıştan vazgeçilmesi halinde tellalık ücretinin tamamının ödeneceğinin kararlaştırıldığına dayanarak takip başlatmıştır. Davalı ise, sözleşme konusu olan taşınmazın satışının kendisine yapılmadığını savunmuştur. Mahkemece, davacının satıcı ile davalı alıcıyı bir araya getirmek suretiyle aracılık edimini 2013/4563-14337
ifa ettiği, sözleşmenin davalı tarafından inkar edilmediği gerekçesi ile davanın faiz yönünden hesaplamalar da dikkate alınarak kabulüne karar verilmiş ise de, alıcı davalı ve satıcı tarafın hangisinin taşınmazın satışından vazgeçtiğine ilişkin herhangi bir araştırmanın yapılmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Diğer bir deyişle, davalının satış işleminden vazgeçtiğini kanıtlama ispat külfeti davacıdadır. MK’nun 6.maddesi uyarınca, kararın aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan herbiri hakkını dayandığı olguların varlığını ispatla hükümlüdür. Davacı, satıştan vazgeçtiğini davalı olduğunu iddia ettiğine göre ispat kuralları uyarınca ispat yükü davacıda olduğu kabul edilerek davacının delilleri toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29.5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.