Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/33356 E. 2014/21356 K. 26.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/33356
KARAR NO : 2014/21356
KARAR TARİHİ : 26.06.2014

MAHKEMESİ : Adana 2. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 30/09/2013
NUMARASI : 2012/1618-2013/1496

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalının dava dışı bankaya tüketici kredisinden kaynaklanan borcunu ödeyerek alacağı temlik aldığını, alacağın tahsili için davalı hakkında icra takibi başlatıldığını ancak davalının haksız itiraz ettiğini, itirazın iptali için açılan davada görevsizlik kararı verildiğini, görevli mahkemeye yapılan müracaatın süresi geçirildiğinden davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, iş bu davanın alacağın tahsili amacıyla açıldığını ileri sürerek 26.061,62-TL alacağın icra takibi tarihinden itibaren hesaplanacak faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, davalının Adana 3. İcra Müdürlüğü’nün 2008/9431 esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 26.061,62-TL asıl alacak, 292,76-TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 26.354,38 TL üzerinden iptaline takibin devamına, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacak olan 26.061,62-TL üzerinden % 20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davacı, dava dışı Bankanın tüketici kredisi nedeniyle davalıdan olan alacağını temlik aldığını ileri sürerek 26.061,62-TL’nin faizi ile tahsilini istemiştir.
Dava, alacak davası olarak açılmasına rağmen mahkemece, itirazın iptali davasıymışçasına görülmesi ve bu şekilde karara bağlanması doğru değildir. İtirazın iptali davaları farklı hukuki prosedür; alacak davalarında ise daha başka hukuk kuralları uygulanacağından mahkemenin varacağı sonuçta farklı olacaktır. Mahkemece, bu yön göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA,2. bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 24.30 TL harcın istek halinde davacıya iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.