Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/32511 E. 2014/13925 K. 29.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/32511
KARAR NO : 2014/13925
KARAR TARİHİ : 29.04.2014

MAHKEMESİ : Çay Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/05/2013
NUMARASI : 2011/168-2013/317

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, 15/07/2011 tarihli oto satış sözleşmesi ile davalılardan 17.500 TL’ye bir araç satın aldığını, aynı gün noterde yapılan araç satış sözleşmesi ile aracı teslim aldığını, satış bedeli olarak 18/07/2011 tarihli 7.500 TL ve 18/08/2011 tarihli 10.000 TL bedelli senet verdiğini, 18/07/2011 tarihli senedi ödeyerek, senedi davalılardan aldığını, ancak 18/08/2011 tarihli senedin davalılarda kaldığını bir süre sonra aracın çalıntı olduğu gerekçe ile emniyet tarafından araca el konulduğunu satıcının zapta karşı tekeffül sebebiyle davalıların sorumlu olduklarını, taraflar arasında imzalanan 15/7/2010 tarihli sözleşmenin feshini ve bu sözleşmeye istinaden borçlu olmadığının tespitini, davalılara ödediği 7.500 TL nin yasal faizi ile tahsilini, 18/08/2011 tarihli 10.000.-TL’lik senedin icraya konulmaması için tedbir konulmasını ve yapmış olduğu masraflar için fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere şimdilik 150 TL nin davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar, dava konusu olay ile ilgili her hangi bir sorumluk veya kusurlarının bulunmadığını, kendilerinin de iyi niyetli olarak ve resmi kurumlara güven ilkesine dayanarak aracı satın aldıklarını ve sattıklarını, öncelikle soruşturma dosyasının sonucunun beklenerek bu soruşturmanın sonucuna göre hareket edilmesi gerektiğini, 10.000.-TL’lik senedin davacıya iade edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, araç satışı nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davacı, davalılar tarafından satılan aracın hırsızlık malı olması nedeniyle emniyet tarafından el konulduğunu iddia ederek sözleşmenin feshini, ödediği bedelin iadesini ve bu satış sözleşmesi nedeniyle davalılara verdiği senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar, aracın hırsızlık malı olduğunu kendilerinin de bilmediğini, iyiniyetli olduklarını davanın reddini dilemişlerdir. Ancak davalı vekili 30.05.2013 tarihli duruşmada, “…davacının davasını ispat edemediği açıktır, hem ödenen bedelin hem de senedin iade edildiği ortadadır…” ifadeleri ile davacının iddialarını ikrar etmiştir. Davacı tarafından iddia edilen, davalılara 7.500.TL ödendiği ve 10.000.TL senet verildiği vakıaları bu şekilde davalı tarafından ikrar edildiğine göre, bunun aksini yani bedelin ve senedin davacıya iade edildiğini ispat külfeti davalılardadır. Davalılar bu vakıaları yasal delillerle kanıtlamalıdır. Mahkemece, davalılara bu vakıaları kanıtlaması için imkan tanınarak gerekirse yemin delili hatırlatılmak suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan neden ile davacının temyiz itirazının kabulü ile temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 24.30 Tl harcın istek halinde iadesine, 29.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.