Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/32502 E. 2014/7273 K. 13.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/32502
KARAR NO : 2014/7273
KARAR TARİHİ : 13.03.2014

MAHKEMESİ : Sivas 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/02/2013
NUMARASI : 2009/31-2013/35

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı A.. L.. asıl davada, kendilerine borçlu bulunan dava dışı E. Ltd. Şti.’nin davalı nezdinde bulunan alacaklarından 55.000TL’lik kısmını 28.8.2008 tarihli temlikname ile temlik aldıklarını, temliknamenin davalıya tebliğ edilmesi üzerine davalının temlik eden şirketin 112.277TL’lik faturasının bulunduğu, ancak teslim edilen cihazın şartnamedeki özellikleri taşımadığı ve kurulumun sağlanmadığı, dolayısı ile borcun doğmadığı gerekçeleriyle itiraz ederek ödeme yapmadığını, davalının haksız olduğunu ileri sürerek, fazlası saklı kalmak üzere 10.000TL temlik alacağının faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiş, davacı G. Ticaret Mürsel Gelincik ve Ortağı Adi Komandit Şti. de birleşen davada, kendilerine borçlu bulunan E. Ltd.Şti’nin davalı nezdinde bulunan alacaklarından 85.000TL’lik kısmını 22.10.2008 tarihli temlikname ile temlik aldıklarını, temliknamenin davalıya tebliği üzerine davalının teslim edilen cihazın şartnameye uygun olmadığı ve borcun doğmadığı gerekçesiyle itiraz ederek ödeme yapmadığını, davalının haksız olduğunu ileri sürerek, fazlası saklı kalmak üzere 10.000TL temlik alacağının faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, dava dışı E.. Ltd.Şti.’nin kendilerinde bulunan 112.277TL’lik faturaya istinaden kendileri aleyhine icra takibi başlattığını, itiraz üzerine takibin durduğunu, takibin devamı için dava açılmadığını, teslim edilen cihazın 2013/32502 2014/7273
Teknik şartnameye uygun olmadığı ve şartnameye göre firma tarafından kurulup çalıştırılmadığının tespit edildiğini, bu sebeple ilgili şirketin edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle ödeme yapmalarının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda dava konusu cihazın muayenesinin alıcı için bir yükümlülük olup gizli ayıp olması halinde de derhal satıcıya bu durumu bildirmesi gerektiği, davalıya BK.nun 198., 4077 sayılı yasanın 4. ve 6762 sayılı TTK’nın 25.maddelerinde belirtildiği şekilde bir ayıp ihbarının yapıldığına ilişkin bir belgenin dosyada mevcut olmadığı, dava konusu faturaya ilişkin malların bir kısmının hatalı olduğu, faturayı düzenleyen satıcı firmaya belirtilen süreler içerisinde bildirim yapılmadığı, bu durumda ayıba karşı tekeffül hükümleri gereğince seçimlik hakların kullanılamayacağı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar asıl ve birleşen davalarında, dava dışı E. Ltd.Şti.’nin davalı nezdinde bulunan alacaklarından bir kısmını temlik aldıklarını, ancak davalının ödeme yapmadığını ileri sürerek, ödenmeyen temlik alacaklarının tahsili istemiyle eldeki davayı açmışlardır. Davalı, teslim edilen cihazın teknik şartnameye uygun olmadığı ve şartnameye göre firma tarafından kurulup çalıştırılmadığının tespit edildiğini, bu sebeple ilgili şirketin edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle ödeme yapmalarının mümkün olmadığını savunmuştur. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle davalı tarafça teslim alınan cihazın ayıplı olduğuna dair davacı tarafa ihbarda bulunulmadığı, bu durumda ayıba karşı tekeffül hükümleri gereğince seçimlik hakların kullanılamayacağı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı kurum tarafından açılan ihale sonucu davalı ile dava dışı yüklenici E. Ltd.Şti. arasında makina teçhizat alımı hususunda 27.8.2007 tarihinde sözleşme imzalandığı, dava dışı yüklenici şirketin davalı kurumdan olan alacaklarından bir kısmını davacı şirketlere temlik ettiği dosya kapsamından anlaşılmakta olup esasen bu hususlar çekişmesizdir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, temlik edilen alacaklara dayanak olan ihale sözleşmesinin ifa edilip edilmediği, dolayısıyla sözleşmeye dayalı alacağın gerçekleşip gerçekleşmediği noktasındadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda 4734 ve 4735 sayılı kanunlar ile ihale sözleşmesi hükümleri değerlendirilmemiş olup bu haliyle bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. Eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz. Öyle olunca mahkemece 4734 ve 4735 sayılı kanun ve ihale sözleşmesi hükümleri de değerlendirilmek suretiyle ihale sözleşmesinin ifa edilip edilmediği, dava konusu alacakların doğup doğmadığı hususlarında içerisinde emekli Sayıştay Uzman Denetçisi de bulunan konusunda uzman, üç kişilik bilirkişi kurulundan taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.