Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/32090 E. 2014/10541 K. 07.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/32090
KARAR NO : 2014/10541
KARAR TARİHİ : 07.04.2014

MAHKEMESİ : Samsun 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 03/10/2013
NUMARASI : 2013/275-2013/47

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davacı banka ile dava dışı borçlu .Ölmez arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak yer aldığını, borcun ödenmemesi nedeni ile hesabın kat edildiğini, ayrıca kredi sözleşmesi kapsamında dava dışı borçlunun elinde bulunan ve karşılıksız çıkan çekler nedeni ile ödenen 3.590 TL nin ödenmediğinden davalı hakkında Samsun 7.İcra Müdürlüğünün 2012/671 esas sayılı ile icra takibi başlatıldığını ancak davalının itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takip tarihi itibariyle asıl kısmına takip tarihinden itibaren işleyecek olan faiz ve masrafları ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı banka tarafından temyiz edilmiştir.
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı;
kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık 26.02.2009 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi başlıklı sözleşme kapsamında dava dışı borçlu tarafından kullanılan ve karşılıksız kaldığı anlaşılan çekler nedeni ile davacı banka tarafından kanuni yükümlülük kapsamında ödenen bedellerden kaynaklanmakta olup, incelenen çek örneklerine göre de çeklerin ticari nitelikte sayılacak alışverişlerde kullanılmış olması nazara alındığında davaya konu kredi sözleşmesinin Tüketici Kredi sözleşmesi kapsamında değerlendirilmesi olanaklı değildir. Görev hususu yargılamanın her aşamasında resen gözetilecek olup, görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olamaz. Hal böyle iken işin esasına girilme suretiyle davanın karara bağlanması gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle davacının temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 7.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.