Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/32073 E. 2014/13229 K. 24.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/32073
KARAR NO : 2014/13229
KARAR TARİHİ : 24.04.2014

MAHKEMESİ : Elbistan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)
TARİHİ : 18/09/2013
NUMARASI : 2012/322-2013/411

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalıdan bulaşık makinesi satın aldığını, ilk günden itibaren arızalar ortaya çıktığını, ayıplı mal olduğunu ileri sürerek makinenin misli ile değiştirilmesine olmazsa bedeli olan 2100 TL nin faizi ile ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı cevap vermemiş, duruşmaya da katılmamıştır.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, davalıdan bulaşık makinesi satın aldığını, ilk günden itibaren arızalar ortaya çıktığını, ayıplı mal olduğunu ileri sürerek makinenin ayıpsız misli ile değiştirilmesini,bunun mümkün olmaması halinde ödediği 2100,00 TL nin tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Hemen belirtmek gerekir ki, bir davada hem usulü hem de esastan reddi gerektiren sebepler var ise davanın öncelikle usulden reddi gerekir. Bir başka deyişle görülmekte olan davada hem usulden ve hem de esastan red gerekçesi oluşturularak karar verilmesi olanaksızdır. Eldeki davada mahkemece,dosyaya sunulan servis fişinden aynı arıza için sadece bir defa servise başvurulduğu,Yönetmelikte aranan şartların gerçekleşmediği ve 4077 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin 4 üncü fıkrasında ayıplı maldan sorumluluğun ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye tesliminden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabi olarak belirlendiği,dava tarihi itibariyle bu süre geçirildikten sonra mahkemeye başvurulduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Oysa ki az yukarıda belirtildiği gibi, öncelikle usulden red sebebi var ise davanın bu usulü red sebebi nedeniyle reddi gerekli olup, hem usulden hem de esastan red kararı verilmesi usulen mümkün değildir.
Mahkemece, değinilen bu yön gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
2-Bozma nedenine göre, davacının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bent uyarınca davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 24.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.