Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/31426 E. 2014/32908 K. 27.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/31426
KARAR NO : 2014/32908
KARAR TARİHİ : 27.10.2014

MAHKEMESİ : Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/05/2013
NUMARASI : 2012/277-2013/343

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat M. G.. geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı şirket, Re/max/renk adı altında faaliyet gösterdiklerini, taşınmaz satın almak isteyen davalı ve eşine, Ankara Yenimahalle’de bulunan dubleks konutun da içinde bulunduğu taşınmazları göstererek davalıyla “satılık gayrimenkul görme formu” imzalandığını, sözleşmeye göre “….. sözkonusu yeri 2 yıl içinde şahsım veya eşim satın aldığı takdirde bedelinin %3+KDV’sini hizmet bedeli olarak ödemeyi taahhüt ediyorum” hükmünün mevcut olduğunu, sözleşmeye konu taşınmazın, davalının eşi H.. D.. tarafından davacı şirketin devre dışı bırakılarak 29.11.2011’de tapuda satın alındığını tespit ettiklerini, ücret alacağının tahsili için davalı hakkında icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacı şirketle beraber otuzu aşkın taşınmaz gezdiklerini, ancak eşinin satın aldığı taşınmazın davacıyla birlikte gezdikleri taşınmazlar arasında bulunmadığını, dava konusu taşınmazın “A Gayrimenkul” adlı başka bir emlak firması tarafından gösterildiğini, davacının bu taşınmazın alınmasıyla ilgili bir aracılık faaliyetinin sözkonusu olmadığını savunarak davanın reddini, % 40 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini dilemiştir.
Mahkemece, davacının satış hizmetine aracılık etmediği veya malikin bilgisi dahilinde satışın yapılmasını sağlamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davacı ile davalı arasında 25.11.2011 tarihli “Satılık Gayrimenkul Görme Formu ” imzalandığı anlaşılmaktadır. Davacı tellalın bu sözleşmede yazılı taşınmazı göstermesinden sonra davalının eşinin dava konusu taşınmazı 29.11.2011 tarihinde, malikinden tapuda satın aldığı ihtilafsızdır. Davalı taraf, davacı ile olan akdi ilişkiyi sonlandırmadan taşınmazı satın almıştır. Satılık Gayrimenkul Görme Formunda Yukarıda adresi bulunan gayrimenkul/gayrimenkulleri belirtilen tarihte satın almak amacı ile gördüm. Sözkonusu yeri iki yıl içinde; şahsım veya eşim, şahsım veya eşimin kan ve sıhri hısımlarının çalışanı-ortağı-idarecisi olduğu şirket, şirketin ortak olduğu kuruluşlar satın aldığı takdirde(en küçük pay satışı da dahil), bedelin %3+KDV’sini …Gayrimenkul Danışmanlık ve Pazarlama Ltd. Şt.ne hizmet bedeli olarak ödemeyi kabul ve taahhüt ediyorum” hükmü tarafları bağlar. Davacının dayandığı 25.11.2011 tarihli “Satılık Gayrimenkul Görme Formu” BK.404. maddesindeki şartlara uygun geçerli bir tellallık sözleşmesi olup, tellal BK.405/1. maddesi hükmüne göre ücrete hak kazanmıştır. Tellallık sözleşmesi, tellal ile bu sözleşmeyi imzalayan kişi arasında hak ve borç doğuran bir sözleşmedir. Öyle olunca davalı davacıya karşı sözleşme ile yükümlendiği ücretten sorumludur. Mahkemece, sözleşme ile sözleşmenin açık hükmünün göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davalının temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılan 0,90 TL harcın davalıdan alınmasına, peşin alınan 24,30 TL. harcın davacıya iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.