Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/31218 E. 2014/14072 K. 30.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/31218
KARAR NO : 2014/14072
KARAR TARİHİ : 30.04.2014

MAHKEMESİ : Ankara 6. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 07/05/2013
NUMARASI : 2012/1128-2013/1306

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, davalı T..Oto …Ltd Şti ’n den satın aldığı, diğer davalının ithalatçısı olduğu 2011 model Ford Fiesta Titanium marka araçta zamanla gözle görülür şekilde muhtelif büyüklüklerde boya atmaları ve lekelenmelerin ortaya çıktığını, üretim hatasından kaynaklanan araçtaki bu ayıp nedeni ile araç için ödediği 34348,44 TL nin ödeme tarihinden avans faizi ile iadesine, karar verilmesini istemiştir.
Davalılar aracın ayıplı olmadığını iddia ederek davanın reddine karar verilmesini dilemişlerdir.
Mahkemece ,bilirkişi raporu doğrultusunda dava konusu aracın 3 ana renk olan kırmızı renge sahip titanyum element karışımlı bir boyaya sahip olduğu ,bu elementin ,araçların korozyon direncinin artırılması ve yansımayı önleme amacıyla kullanıldığı ,boya içerisinde kullanılan titanyum oksit saf maddenin, renk tonlarını yakalamada renklerde zamanla ve güneş ışınlarına bağlı olarak gölgelenme lekelenmeye yol açtığı, davacının aracında da bu tür bir boya kusurunun zamanla ortaya çıktığı ,ancak gizli ayıp niteliğinde bir hasar olmadığı, garanti kapsamında aracın yeniden boyanmasıyla giderilebileceği, bu hususun araçta 2500 TL değer kaybı oluşturacağı, davacının talebi sözleşmenin feshi ile bedel iadesi bulunsa bile çoğun içinde az da vardır kuralı uyarınca mahkemece bedel indirimine yönelik hüküm kurularak davanın bedel indirimi olarak kabulü ile 2500 TL nin dava tarihinden avans faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, 30.10.2010 tarihinde satın aldığı araçta meydana gelen boya atmaları ve lekelenmelerin üretim hatasından kaynaklandığını ileri sürerek bu davayı açmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu ile araç üzerinde boya kalınlık ölçümlerinin standart değerler arasında olduğu ,aracın boya ve
kaporta kısımlarına çıplak gözle bakıldığında gözlenebilecek boya hatalarından, lekelenme –sütlenmelerin ,renk sapması –ton farkının oluştuğu, dava konusu aracın 3 ana renk olan kırmızı renge sahip titanyum element karışımlı bir boyaya sahip olduğu ,bu elementin ,araçların korozyon direncinin artırılması ve yansımayı önleme amacıyla kullanıldığı ,boya içerisinde kullanılan titanyum oksit saf maddenin ,renk tonlarını yakalamada renklerde zamanla ve güneş ışınlarına bağlı olarak gölgelenme lekelenmeye yol açtığı ,davacının aracında da bu tür bir boya kusurunun zamanla ortaya çıktığı ,ancak gizli ayıp niteliğinde bir hasar olmadığı,boya üreticilerinin ve bunu kullanan otomobil üreticilerinin bu kusurları önceden kesin olarak bilmesinin mümkün olmadığını,nano malzeme olarak da isimlendirilen titanyum boya içerisinde çok iyi disper (dağılım ) olmamasından da kaynaklanan lekelenme kusurları oluştuğunu,güneşten dolayı ton farkı ve lekelenme zamanla arttığını ,kusurun öngörülemeyen fabrikasyon boyama hatasından kaynaklandığını,bedel iadesi için gereken koşulların oluşmadığı ,araçta 2500 TL lik bedel indirimi uygulanmasının veya garanti kapsamında mini onarım –boyama ile kusurun giderilebileceği belirtilmiştir.Bilirkişi raporunda her ne kadar ayıbın gizli ayıp olmadığı belirtilmiş ise de bu değerlendirmenin dosya kapsamına uygun olmadığı anlaşılmaktadır.Yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulamaz. O halde, mahkemece, tarafların iddia ve savunması doğrultusunda üniversitenin ilgili bilim dalından seçilecek aralarında kimya uzmanı bulunan akademik kariyere sahip bilirkişi heyetinden araç üzerinde inceleme de yaptırılarak rapor tanzimi sağlanarak, hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın bedel indirimi olarak kabulüne karar karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ:Yukarıdaaçıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.