Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/30884 E. 2014/15558 K. 15.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/30884
KARAR NO : 2014/15558
KARAR TARİHİ : 15.05.2014

MAHKEMESİ : Mersin 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/04/2013
NUMARASI : 2003/1326-2013/225

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı vekili, davacı şirketin hissedarlarından B. Y.’ın bacanağı olan davalı M. Ç.’in 28.05.2003 günü davacı şirketin bankalara ve üçüncü şahıslara olan ödemelerini yapmak üzere yetkilendirildiğini, davalıya şirket muhasebe bürosunda elden nakit olarak 19.000 USD verildiğini, bakiye 17.000 USD için ise F. Mersin şubesine talimat yazılarak davalıya 17.000 USD ödeme yapılmasının sağlandığını, davalıya toplam 36.000 USD teslim edildiğini, davalının elden aldığı paraları banka hesaplarına yatırmayıp kayıplara karıştığını, bunun üzerine Mersin C.Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğunu, davalının Mersin 6.Asliye Ceza Mahkemesi kararı ile cezalandırıldığını ancak parayı ödemediğini ileri sürerek 36.000 USD’nin 28.05.2003 tarihinden itibaren yıllık % 12 faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, elden para almadığını, F.’tan çekilen 17.000 USD’nin ise apartman girişinde davacıya teslim edildiğini, ceza dosyasının kesinleşmediğini, mahkemeyi bağlamayacağını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 36.000 ABD dolarının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu miktara dava tarihinden itibaren Merkez Bankası’nın 1 yıllık efektif satış kuru üzerinden yasal faiz yürütülmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
2013/30884-2014/15558
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı şirket, şirketin borçlarının ödenmesi için Y.K. Bankası Mersin Şubesine yatırılmak üzere şirket çalışanı olmayan davalıya verilen 36.000 USD’nin tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı, elden para almadığını, bankadan talimatla çektiği 17.000-USD’yi ise davacıya teslim ettiğini savunmuştur. Mahkemece, ceza dosyasında sabit olduğu üzere davalının davacı şirkete ait 36.000 USD’yi aldığı ancak verilen talimat uyarınca banka hesabına yatırmadığı ve geri ödemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Mersin 6.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/1029 esas sayılı dosyasında, davacı şirket sahibi B. Y.’ın şikayeti üzerine davalı sanık M.Ç.hakkında emniyeti kötüye kullanma suçundan yapılan yargılama sonucunda B. Y. tarafından davalıya 19.000 USD elden verildiği, davalının bankaya yazılan talimatla da 17.000 USD çektiği, toplamda 36.000 USD’ yi Y.ve Kredi Bankasına yatırmayarak zimmetine geçirdiği kanaati ile emniyeti suistimal suçundan cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 11. Ceza Dairesince hükmün açılanmasının geri bırakılması kurumunun tartışılması gerektiği gerekçesiyle bozulduğu, yeniden yapılan yargılama neticesinde sanığın cezasının ertelenmesine karar verildiği, kararın temyizi üzerine bu kez 15. Ceza Dairesi’nin 25.04.2012 tarihli ilamı ile açılan davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davalı hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı bulunmamaktadır. Bu durumda, ihtilafın genel hukuk kuralları ile çözülmesi gerekmektedir. Davalıdan alacağı olduğu iddiasını ispat yükü davacıdadır. Davacı, davalıya elden 19.000 USD verdiğini, bankaya yazılan talimatla da davalının 17.000-USD çektiğini iddia etmiştir. Davalı, elden para almadığını, çekilen 17.000-USD’nin ise davacıya teslim edildiğini savunmuştur. Davalı, 17.000-USD’yi davacıya iade ettiğini yasal delillerle ispatlayamamıştır. Bu meblağ yönünden davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Ancak elden verildiği iddia edilen 19.000 USD yönünden davalı tarafından davacının tanık dinletmesine açıkça muvafakat edilmediğinden ve müddeabihin miktarı itibariyle HUMK.’nun 288. ve devamı maddeleri uyarınca (HMK.200.mad.) olayda tanık dinlenemez. Davacı, iddiasını ispat edecek yazılı bir belge de ibraz edememiştir. Ne var ki, davalı, delil dilekçesinde “her türlü yasal delil” demek suretiyle yemin deliline de dayandığını bildirdiğinden, mahkemece davacıya, elden verildiği iddia edilen 19.000 USD 2013/30884-2014/15558
yönünden davalıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın tamamen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.