Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/30741 E. 2014/11761 K. 14.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/30741
KARAR NO : 2014/11761
KARAR TARİHİ : 14.04.2014

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, davalı banka tarafından kendisi ve eski eşi … aleyhine … 3.İcra Müdürlüğünün 2009/14721 Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi yapıldığını, gerekçe olarak ödenmeyen kredi kartı borcunun gösterildiğini, takibe süresinde itiraz edilmemesi üzerine icra takibinin kesinleştiğini ancak kendisi ile davalı banka arasında bir sözleşme olmadığını, sözleşmenin davalı ile eski eşi … arasında olduğunu, kredi kartlarının da…’e ait olduğunu ileri sürerek davalıya borçlu olmadığının tespitine, kötü niyetli davalının takip miktarının %40’ından az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının kısmen itirazının haklı olduğunu, davacının borcunun ek kredi kartından kaynaklandığını, belirtilen kredi kartının borcu ihtarname tarihi itibarı ile 4.415.04 TL olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacının davasının kısmen kabulü ile davacının icra dosyasında davalıya takip tarihi itibarı ile 4.089,75-TL asıl alacak, 1.092,23-TL işlemiş faiz, 101,36-TL BSMV olmak üzere toplam 5.283,34-TL borçlu olduğunun tespiti ile fazlaya ilişkin talebin reddine, … gereğince hesaplanan 1.349,82 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, … gereğince hesaplanan 2.065,04 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı eldeki menfi tespit davası ile dava ile hakkında davalı banka tarafından yürütülen takip tarihi itibariyle toplam
28.457.23 TL’lik icra takibi nedeni ile borçlu olmadığının tespitini istemiş, mahkemece davacının yalnızca ek kart harcamaları nedeni ile sorumlu olduğu gerekçesiyle takip tarihi itibarı ile 4.089,75-TL asıl alacak, 1.092,23-TL işlemiş faiz, 101,36-TL BSMV olmak üzere toplam 5.283,34 TL borçlu olduğunun tespiti ile fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Hal böyle olunca, Karar tarihinde yürürlükte bulunan … 12.maddesi gereğince …’nin 3.kısmına göre borçlu olmadığına karar verilen miktar üzerinden davacı yararına nispi vekalet ücreti belirlenerek, yine davalının cevap dilekçesindeki davanın kısmen kabulüne dair beyanı da nazara alınarak … 6.maddesi gereğince belirlenen ücretin yarısına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde davacı yararına 1.349,82 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır, bozma nedenidir.
3-Mahkemece davalı yararına 2.065,04 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş ise de, mahkemece, davacının borçlu olduğu miktar olarak belirlenen 5.283,34 TL üzerinden, … 12.maddesi gereğince davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde 2.065,04 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, Bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK.’nun 436/2. maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenle, temyiz olunan hükmün karar bölümünün ( 3 ) nolu bendinde yer alan “1.349.82 TL” ibaresinin hükümden çıkarılmasına, yerine “.1.390 TL” ibaresinin yazılmasına, yine hükmün karar bölümünün ( 4 ) nolu bendinde yer alan “2.065,04 TL “ ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “634 TL” ibaresinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 14.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.