YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/30010
KARAR NO : 2014/31533
KARAR TARİHİ : 16.10.2014
MAHKEMESİ : Nevşehir 2.Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/04/2013
NUMARASI : 2012/185-2013/232
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat F. C.. ile davacı vekili avukat M. S..’nın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalıya 22.4.2007 tarihinde 13.000 TLL, 25.4.2010 tarihinde 15.000 TL borç para verdiğini, bu paralar karşılığında belge aldığını ancak geri ödenmediğini bildirerek tahsili için yaptığı icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, asıl alacaklar üzerinden % 40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalıya borç para verip belge aldığını ancak geri ödenmediğinden tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı, kendisini yem, gübre satış yeri olduğunu, davacının kendisinden yaptığı alışveriş nedeniyle borçlandığını, borçlarını ödedikçe kendisine dosyaya sunduğu, yazılı belgelerin verildiğini, davacıdan borç para almaya ihtiyacı olmadığını savunarak davanın reddine dilemiştir. Davacı isticvap beyanında, 2007 yılına davalıya 30.000 TL borç para ödediğini, bakiye 13.000 TL alacağı kaldığı halde, 2010 yılında yeniden borç para istediğini, borcunu ödeyeceği düşüncesi ile 15.000 TL daha borç para verdiğini, karşılığında davalıdan verdiği paralara ilişkin ayrı yarı belge aldığını, alacağının ödenmediğini beyan etmiştir. Dosyaya sunduğu belgelerin incelenmesinde; 22.9.2007 tarihli belgenin, R. Ş..’den 13.000 TL aldığı el yazısı ile yazılıp altına …. Gübretaş Bayi B.. T.. ‘e ait kaşe altında imzalanmış olduğu, 25.4.2010 tarihli olan el yazısı ile yazılı belgede ise 15.000 TL nakit olarak aldığının
beyan edildiği ve altının … Ticaret Gübre ve Yem Satışı S. T.. kaşesi altında imzalandığı anlaşılmaktadır. Davalı taraf bu belgelerin davacının yaptığı alışveriş nedeniyle oluştuğunu, ödeme yaptıkça ödediği meblağın kağıda yazılıp verildiğini, belgelerin borç ikrarına ilişkin olmadığını savunmuştur. Mahkemece, davalının davacıdan para aldığını gösteren belgeler sunulduğunu, bu belgeler kabul edildikten sonra vasıflandırarak kendi lehine sonuçlar çıkaramayacağı gerekçesi ile ispat yükü davalı tarafa yüklenerek davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, davalı tarafa borç para verdiğini ve belge aldığını savunmuş, davalı taraf ise kendisinden yapılan alışveriş nedeniyle oluşan borcun kısım kısım geri ödenmesi nedeniyle her ödemede belge verildiğini savunmuştur.Davacının dayandığı yazılı belgelerde borç para verildiğinden bahsedilmemekte olup, davalının savunması vasıflı ikrar(gerekçeli inkar) niteliğindedir.Davacının dayandığı para alındığına ilişkin imzası davalı tarafça kabul edilmiş belgeler yazılı delil başlangıcı niteliğinde olup alacağın miktarı nedeniyle tanık dinleme yasağının istisnalarından birini teşkil eder. Dinlenen davacı tanıkları, görgüye dayalı bir bilgileri olmadığını, davacının hayvancılık ve çiftçilik yaptığını ancak bu miktar alışveriş yapmasının mümkün olmadığını beyan etmişler, davalı tanıkları ise, davacının davalıdan yem ve gübre aldığını, davacıdan borç para almaya ihtiyacı olmadığını beyan etmişlerdir. Bu durumda, (davacının isticvap beyanında alacağı ödenmediği halde üç sene sonra tekrar borç para vermesinin hayatın olağan akışına uymadığı hususu da gözetilerek)davacı, davalıya borç para verdiği iddiasını ispat edememiştir. Mahkemece, davacı tarafa, yemin teklif etme hakkı bulunduğunu hatırlatılarak eda edilecek yeminin sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde, davalının vasıflı ikrarının(gerekçeli inkar) bölünerek yani ikrar eden aleyhine delil olarak kabul edilerek ispat yükünün davalı tarafa yüklenmesi sonucu davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, 1100,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan 480,00 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.