Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/29662 E. 2014/34559 K. 06.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/29662
KARAR NO : 2014/34559
KARAR TARİHİ : 06.11.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 5. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 30/05/2013
NUMARASI : 2011/350-2013/539

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde temyiz eden davalı Asil F.. T.. vekili avukat S.. D.. ile davacı T.. İnş. A.Ş vekili avukat G.Ş.. K.. D.. vekili avukat G.. E..’in gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı, davalıya 17.12.2005 tarihinde daire sattıklarını, 18.6.2008 tarihli fatura ile davalının satış bedeli ve % 1 KDV tutarını ödediğini ancak bakiye % 17 KDV tutarının ödenmediğini, alacağının tahsili için başlattıkları icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile % 40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiş,birleşen dava ile de, davacı tarafından birleştirilen iki dairenin projeye uygun hale getirilmesine ya da 100.000 TL. tazminatın ödetilmesini istemiştir.
Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulü ile toplam 90.665,46 TL. Üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına, birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının 17.12.2005 tarihli sözleşme ile 6 nolu parselde inşaa ettiği, her biri 97 metrekare olan 27 ve 28 nolu 2013/29662-2014/34559
daireleri davalıya sattığı ve 27.1.2007 tarihinde de iki adet dairenin tapu devirlerinin verildiği, sözleşmede, KDV’nin satış bedeline dahil olmadığı ve ayrıca davalı alıcı tarafından ödeneceğinin kararlaştırıldığı ve her bir daire için % 1 KDV tutarının davalı alıcı tarafından ödendiği , tüm dosya kapsamı ile anlaşıldığı gibi, bu husus tarafların da kabulündedir. Davalı, davacıdan iki adet daire satın aldığını ve her birinin 150 metrekareden az olması nedeni ile mevzuata uygun olarak % 1 KDV tutarını davacıya ödediğini, davalı tarafından iki dairenin birleştirilerek tek daire haline getirildiğini, bu hali ile dairelerin kaçak durumda olduğunu, davacının proje tadilatı ve tapuda tevhid işlemini gerçekleştirmediğini bu nedenle % 18 KDV oranının uygulanamayacağını savunmuştur. Mahkemece, davalı alıcının isteği dışında dairelerin birleştirilmesinin mümkün olmadığı bu hali ile bakiye % 17 KDV’nin ödenmesi gerektiği , birleşen dava açısından da süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığı açıklanarak yazılı şekilde karar verilmiştir.
Mahkemece yargılamada alınan bilirkişi raporunda da açıklandığı gibi, davalının satın aldığı 27 ve 28 nolu dairelerin tasdikli projeye aykırı olarak tek bir daire haline dönüştürülmüş olduğu, her bir dairenin brüt 97 metrekare alanına göre % 1 KDV oranına tabii olduğu, tek dairenin 150 metrekareyi aşması halinde % 18 KDV oranına tabi olacağının açıklandığı anlaşılmaktadır. Mevcut durumda, davalının ayrı ayrı satın aldığı 27 ve 28 nolu dairelerin projeye aykırı olarak birleştirildiği ve projede tadilat görmediği gibi, tapuda da tevhid işleminin yapılmadığı böylelikle daire net alanın resmi olarak 150 metrekareyi aşmadığı gözetildiğinde, bilirkişi raporunda açıklandığı gibi % 18 KDV oranına tabi olmadığının kabulü gerekir. O halde asıl davanın reddi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, 1100,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, 06.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.