Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/29155 E. 2014/1658 K. 23.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/29155
KARAR NO : 2014/1658
KARAR TARİHİ : 23.01.2014

MAHKEMESİ : Bismil Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 15/02/2013
NUMARASI : 2011/56-2013/109

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalılardan M.. U..’ın Bismil İlçesi 399 Ada 19 numaralı parselde adına kayıtlı hissesinin 807- m2 sini Bismil Noterliği’nin 26.03.2004 tarihli satım vaadi sözleşmesi ile 1.000,00-TL bedelle satın aldığını, ancak taşınmaz hissesinin Bismil Tapu Sicil Müdürlüğü’nün 30.04.1998 tarih 189 yevmiye numaralı satış akdi ile diğer davalı şirkete satıldığını, tüm ısrarlarına rağmen davalıların tapuda ferağa yanaşmadıklarını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescil edilmesini, bu mümkün olmadığı taktirde taşınmazın dava tarihindeki değerinin tespiti ile 10.000-TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, davacının Bismil İlçesi, Fatih mah… ada ..parsel sayılı taşınmazda 807 m2 kayıtlı taşınmazın tapusunun iptali ve adına tescili talebinin reddine, 82.137,27-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle beraber davalı M.. U..’dan tahsiline, fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm davalı M.. U.. tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı M.. U..’ın aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, dava konusu taşınmaz hissesini noterde yapılan düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile
26.03.2004 tarihinde davalı M..’ten satın almıştır. Davacı ile davalı M.. arasında noterde yapılan düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi, taraflarını bağlayan hukuken geçerli bir sözleşmedir. Taraflar lehine hak ve yükümlülükler doğurur. Davalı M..’in sözleşme yapmadan önce 30.04.1998 tarihinde davaya konu taşınmaz hissesini diğer davalı şirkete devrettiği anlaşılmaktadır. Öyle olunca davacı, taşınmaz hissesinin sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiği dava tarihindeki rayiç bedelini isteyebilir. Mahkemenin kabulü de bu yöndedir. Dava konusu taşınmaz satış vaadi sözleşmesinde tarla vasfı ile satılmıştır. Ancak hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşınmazın rayiç değeri hesaplanırken parsel üzerinde bulunan inşaatın zemin kat değeri de dikkate alınmıştır. Bu durumda mahkemece, bilirkişiden ek rapor alınarak dava konusu taşınmazın sözleşmenin yapıldığı tarihteki durumuna göre sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiği dava tarihindeki rayiç değerinin hesaplatılması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek inşaat bedelinin de tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
3-Davacı, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmamış ve 10.000-TL’nin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, talep aşılarak ıslah edilen meblağ üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı M.. U..’ın sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle kararın davalı M.. U.. yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.