Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/28664 E. 2014/6794 K. 11.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/28664
KARAR NO : 2014/6794
KARAR TARİHİ : 11.03.2014

MAHKEMESİ : Konya Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 16/07/2013
NUMARASI : 2013/129-2013/662

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, davalı bankada maaş hesabı bulunduğunu, bankadan tüketici kredisi aldığını ve bankanın kredi kartını kullandığını, hakkında icra takibi yapılmadan maaş hesabına bloke konulduğunu, hukuka aykırı olarak yapılan kesintilerin kaldırılmasını talep etmesine rağmen kesinti yapılmaya devam edildiğini, kredi kartı borcunun ödenmesi için talimat vermediği halde otomatik olarak hesabından kredi kartı için kesinti yapıldığını, yapılan tüm kesintilerin hukuka aykırı ve haksız şart niteliğinde olduğunu ayrıca haksız olarak hesap işletim ücreti alındığını ileri sürerek çeşitli gerekçelerle haksız olarak hesabından yapılan 17.267.32 TL kesintinin ve 15.00 TL hesap işletim ücretinin davalıdan yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının Tüketici kredisi aldığını ve kredi kartı kullandığını, kredi taksitlerinin ve kredi kartı asgari ödemesinin davacının talimatıyla hesaptan otomatik yapıldığını, davacının ayrıca hesabından fatura ve diğer ödemelerini yaptığını, yapılan tüm kesintilerin yasal olduğunu ve maaş hesabına bloke uygulanmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 5.107.27 TL kesintinin ve 15.00 TL hesap işletim ücretinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm ve davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, maaş hesabından yapılan kesintilerin haksız olduğunu, hakkında icra takibi yapılmadan maaş hesabına bloke konulduğunu, kesintilerin kaldırılmasını talep etmesine rağmen kesinti yapılmaya devam edildiğini, haksız olarak hesap işletim ücreti alındığını ve yapılan tüm kesintilerin hukuka aykırı, haksız şart niteliğinde olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davalı, yapılan kesintilerin davacının onayıyla ve hukuka uygun olarak yapıldığını, davacının hesabından başka ödemeler yaptığını ve maaş hesabına bloke uygulanmadığını savunmuştur. Mahkemece, davacının uzun süre hesabından kullandığı tüketici kredisi ödemelerine ses çıkarmadığı, bu şekilde yirmi taksiti ödediği, kredi kartı ödemelerine ilişkin yazılı talimat vermediği ve kredi kartı ödemelerinin hesaptan otomatik olarak yapılmasının dürüstlük kuralına aykırı olup TKHK’nun 6. maddesi gereğince haksız şart niteliğinde olduğu, ayrıca hesap işletim ücretinin haksız olarak alındığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, kredi kartı için yapılan 5.107.27 TL kesintinin ve 15.00 TL hesap işletim ücretinin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verilmiştir. Bilirkişi raporuyla tespit edildiği üzere; davacı kredi kartı borcu ödemesi için davalı bankaya talimat vermemiş olup otomatik ödeme yoluyla davalı banka tarafından yapılan kesinti tutarı 1.285.74 TL’sıdır. Fakat kredi kartı borcu için toplam 3.821.53 TL hesaptan ve manuel olarak davacı tarafından ödeme yapmış olup, davacı özgür iradesi ile davalı bankanın hukuka aykırı bir işlemi olmadan hesaptan, ATM’den ve şubeden manuel olarak kredi kartı borcunun ödemesi yapmıştır. Davacı tarafından rızaen yapılan bu ödemelerin, otomatik ödeme talimatı verilmediği ve haksız şart niteliğinde olduğu gerekçesiyle iadesine karar verilmesi mümkün değildir. O halde; mahkemece, kredi kartı borcu için otomatik olarak yapılan kesinti dışında manuel olarak yapılan ödemeye ve hesap işletim ücretine ilişkin taleplerin reddine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirmeyle bu talepler yönünden de davanın kabulü yönünde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm ve davalının sair temyiz itirazlarının reddine, İkinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazının kabulü ile temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 93,55 TL harcın istek halinde davalıya iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.