Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/28494 E. 2014/29166 K. 25.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/28494
KARAR NO : 2014/29166
KARAR TARİHİ : 25.09.2014

MAHKEMESİ : İzmir 2. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 18/07/2013
NUMARASI : 2012/429-2013/660

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmadığından incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, dava dışı S.. K..’ya kredi kullandırılarak aracına rehin tesis edildiğini, daha sonra rehin şartları aynen devam etmek üzere aracın davalıya satılmasına muvafakat verildiğini, rehnin S.. K..nın tüm borçlarının teminatını teşkil ettiğini, S..K..’nın kullanmış bulunduğu kredilerden doğan borçlarının ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek ihtarname keşide edildiğini, yapılan icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek itirazn iptaline ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı banka, rehin edilen aracın S.. K..nın tüm borçlarının teminatını teşkil ettiğini ileri sürmüş; mahkeme ise, davalıya imzalatılan rehin senedinde davalının sorumlu olacağı kredilerin yazılmadığı, kimin kullandığı krediye ilişkin olduğu hususunda açıklama olmadığı, boş ve maktu olarak davalıya imzalatılmasının TKHK nun 6. Maddesi uyarınca haksız şart olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar vermiştir.
Dava dışı S..’ın davalı bankadan kredi kullanırken, kredi sözleşmesini davalının da kefil olarak imzaladığı, dava dışı S..’a imzalatılan rehin senedinde açıkça “Rehin veren, Banka’ya doğmuş ve bundan böyle doğacak her türlü borçlarını ilgili sözleşme hükümleri gereğince zamanında ödemediği, ödemede geciktiği veya sözleşme hükümlerinden herhangi birini ihlal ettiği takdirde ve/veya benzeri hallerde bakiye borcun tamamının herhangi bir ihbar ve ihtara gerek olmaksızın muaccel hale geleceğini gayrikabil-i rücu kabul ve beyan eder.” ifadesinin yazılı olduğu, davalının dava dışı Süleyman’la yaptığı rehinli araç satış sözleşmesinde de “Finansbank A.Ş. Bornova Şubesi lehine konulmuş rehin şerhi baki kalmak kayıt ve şartı ile..” ifadesinin yazılı olduğu anlaşılmakla, bu sözleşme hükmü tarafları bağlar. Davalının, asıl borç ödendiği için dava dışı S..’ın başka borçlarından dolayı rehnin dava edilemeyeceğini ileri sürmesi sözleşmenin açık hükmü karşısında anlam ifade etmez. Kaldı ki, davacı 02.03.2010 tarihli muvafakatnamede açıkça “rehin hakkımız aynı şartlarda baki kalmak kaydıyla” ibaresiyle davalıya aracın rehinli devredilmesine muvafakat etmiştir. Sözleşmeler ve muvafakat dahilinde davanın kabulü gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine dair hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 46,60 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.