Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/28316 E. 2014/7687 K. 18.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/28316
KARAR NO : 2014/7687
KARAR TARİHİ : 18.03.2014

MAHKEMESİ : Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 18/06/2013
NUMARASI : 2011/376-2013/521

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı, davalılardan Ö.. B..’den 42 DC 518 plakalı aracı harici satış ile satın aldığını, davalının borcundan dolayı aracın kaydında haciz olduğunu öğrendiğini, bu sebepten noter satışını alamadığını, davalıya vermiş olduğu 19.500,00 TL nin 10.000,00 TL sini hemen alarak aracı davalılardan P.. B..’e teslim ettiğini, P.. B..’in kalan 9.500,00 TL nin ödeneceğini yada aracın kaydının tekrar tarafına verileceğini söyleyerek aracı teslim aldığını, bu nedenle maddi ve manevi olarak zor duruma düştüğünü, davalıların birlikte hareket ederek kendisini mağdur ettiklerini belirterek, 42 DC 518 plaka sayılı aracın kendisi adına tesciline, aracın trafik tescilinin sağlanması mümkün değil ise ödemiş olduğu 9.500,00 TL nin aracın davalılara iade tarihi olan 20.05.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendisine verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dava ile de, yine aynı aracın alım satımından kaynaklanan 1.250,00 TL alacağın davalı Özkan’dan tahsili amacıyla Konya 13. İcra Müdürlüğü’nün 2011/10615 esas sayılı dosyasıyla takip başlattığını, söz konusu takibe davalının haksız itiraz ettiği gerekçesi ile itirazın iptaline, asıl alacağın %40’ı oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, “…Açılan davanın KABULÜ ile 42 DC 518 plakalı Honda marka 2008 model, gri renkli aracın üzerinde takyidat bulunması nedeniyle davalılardan aynen alınarak davacıya teslimi mümkün olmadığından 9.500,00 TL nin 20.05.2010 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiş, hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK’nun 294. maddesi gereğince mahkeme, yargılamanın sona erdiği duruşmada hükmü vererek tefhim eder. Hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucunun tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılması gerekir. HMK’nun 297/2. maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Yine HMK’nun 298/2. maddesi gereğince de, gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Kararın gerekçesi ile hükmün fıkrasının birbirine uyumlu olması gerekir.
Somut olayda kısa karara uygun hüküm fıkrası yazılmış ise de, hem kısa kararda hem de gerekçeli kararda birleşen dava ile ilgili hüküm kurulmamıştır. Daha sonra gerekçeli karara “tavzih şerhi” başlığı altında birleşen dava ile ilgili hüküm kurulması, kısa kararla gerekçeli karar ve hüküm fıkrasının birbirine uygun olması gerektiğine ilişkin ilke ve yasa hükümlerine aykırıdır. Hal böyle olunca mahkemece, 10.4.1992 gün ve 1991/7 esas ve 1992/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da benimsendiği gibi, kısa karar ile bağlı kalınmaksızın, ancak kısa karar ile gerekçeli karar ve hüküm fıkrası arasındaki çelişki giderilecek şekilde yeniden bir karar verilebilmesi için usul ve yasaya aykırı olan kararın bozulması gerekmiştir.
2-Bozma nedenine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, (2) no’lu bent gereğince davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 18.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.