Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/27313 E. 2014/27646 K. 18.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/27313
KARAR NO : 2014/27646
KARAR TARİHİ : 18.09.2014

MAHKEMESİ : Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/11/2012
NUMARASI : 2012/48-2012/967

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat E.. D.. geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, avukatı olan davalının, adına yürüttüğü takipte tahsil ettiği parayı kendisinden habersiz ve usulsüz şekilde uhdesinde tuttuğunu, iadesini sağlamak için başlattığı takibe da haksız şekilde itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatı takdirine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, tahsil edilen meblağı vekalet ücreti ve masraflarına mahsuben aldığını savunarak karşı dava ile haksız azil gerekçesi ile vekalet alacağının tahsilini istemiş, asıl davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne hükmedilmiş, karar davacı karşı davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava, vekalet sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali ve alacak istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK.nun 294.maddesi gereğince mahkeme, yargılamanın sona erdiği duruşmada hükmü vererek tefhim eder. Hükmün tefhimi her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucunun tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılması gerekir. HMK.nun 297/2 maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. HMK.nun 298/2 maddesi gereğince de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Esasen kısa kararı yazıp, tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak da yoktur. Kısa kararla gerekçeli kararın birbirinden farklı olması yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim olunmasına ilişkin Anayasanın 141. maddesi ile HMK.nun yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca bu husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir görevdir.
Somut olayda mahkemece hüküm kurulurken kısa kararda ” Davacı karşı davalının davasının reddine, davalı-karşı davacının davasının kısmen kabulü ile,25.600,91 TL. vekalet ücret alacağının, davacı-karşı davalıdan, karşı dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsili ile davalı-karşı davacıya verilmesine, fazlaya dair talebinin reddine,” denilmiş, gerekçede ise “hükümde her ne kadar vekalet ücreti alacağı ve masraf alacağı toplamı (23.351,81 TL.+2.249,10 TL.)=25.600,91 TL. üzerinden vekalet ücreti alacağı olarak sehven hüküm kurulmuş ise de, bu kurulan hükümdeki 25.600,91 TL.nin, 23.351,81 TL.nın, bakiye vekalet ücreti alacağı ve 2.249,10 TL. masraf alacağı olmak üzere toplam 25.600,91 TL” ye ilişkin olduğu bildirilerek hüküm kısmında “23.351,81 TL. bakiye vekalet ücreti alacağı ve 2.249,10 TL. masraf alacağı olmak üzere, toplam 25.600,91 TL. alacağın, davacı-karşı davalıdan, karşı dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsili ile, davalı-karşı davacıya verilmesine” denilmiş olmakla kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki doğmuş olup, bu durum açıklandığı üzere usul ve yasaya aykırıdır. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2- Bozma sebebine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenle bozma sebebine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 1100,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan 24,30 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.