Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/27240 E. 2014/2360 K. 29.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/27240
KARAR NO : 2014/2360
KARAR TARİHİ : 29.01.2014

MAHKEMESİ : Bafra 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/05/2013
NUMARASI : 2012/41-2013/221

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ile yapılan alışveriş neticesinde davalıdan 8.600 TL bedelli senedi aldığını, borcun hala ödenmediğini ileri sürerek 8.600 TL’nin davalıdan tahsilini istemiştir
Davalı, senedin zamanaşımına uğradığını, iddiaları kabul etmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne 7.600 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi, Hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti sağlayıcı; Kamu tüzel kişileri de dahi olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye hizmet sunan gerçek veya tüzel kişileri ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlık, 4077 sayılı Yasanın 4.maddesinde düzenlenen ürün sipariş formlarından anlaşıldığı üzere mutfak dolabı, mermerit tezgahı, laminant parke, pencere ve banyo kapısının satımından kaynaklandığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece Bafra’da ayrıca Tüketici Mahkemesi var ise görevsizlik kararı, yok ise ara kararı ile Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davalının yararına BOZULMASINA, (2) no’lu bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.