Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/26362 E. 2014/3256 K. 10.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/26362
KARAR NO : 2014/3256
KARAR TARİHİ : 10.02.2014

MAHKEMESİ : Balıkesir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/06/2013
NUMARASI : 2012/303-2013/163

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalılar ile yapılan sözleşme kapsamında verilen eğitim ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle davalılar aleyhine icra takibi yaptıklarını, davalıların itirazı üzerine takibin kısmen durduğunu ve yetkiye ilişkin itirazlarının da yerinde olmadığını belirterek; yetkiye ve borca ilişkin kısmi itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı, 25.03.2013 tarihli mahkemeye sunduğu dilekçe ile itiraz edilen 3.206 TL kısma ilişkin davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davalılar, itiraz edilen kısma ilişkin 700 TL nakdi ve 3.000 TL banka ödemelerinin olduğunu, bu ödemeler dikkate alınmadan takip yapıldığını belirterek davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece davacının feragatı nedeniyle itirazın iptali davasının feragata dayalı olarak reddine ve davalının yaptığı yetkiye ilişkin itirazın iptali ile, kabul edilen alacak miktarı üzerinden takibin devamına karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi, Hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti sağlayıcı; Kamu tüzel kişileri de dahi olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye hizmet sunan gerçek veya tüzel kişileri ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacı şirket ile davalılar arasında eğitim hizmeti verilmesinden doğan bir ihtilaf olduğu, bu sebeple taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.
4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece Tüketici mahkemesinin görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
2-Bozma nedenine göre davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle kararın BOZULMASINA, (2) nolu bentte gösterilen nedenle davalıların diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 24.30 TL harcın istek halinde davalılara iadesine, 10.2.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.