Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/26156 E. 2014/1602 K. 22.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/26156
KARAR NO : 2014/1602
KARAR TARİHİ : 22.01.2014

… vekili avukat … ile … vekili avukat … … aralarındaki dava hakkında … 4. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 25.01.2012 tarih ve 2009/322 2012/44 sayılı hükmün Dairenin 20.6.2013 tarih ve 19508-16939 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.

KARAR
Davacı, davalının da içinde bulunduğu 31 kişi ile 6.4.2011 tarihinde yaptıkları sözleşme ile inşaat yapmak üzere anlaştıklarını, sözleşmede inşaatın ortak giderlerinin daire sahipleri tarafından karşılanacağının ve ödemeyi iki defa üst üste yapmayan daire sahibinin sözleşmeden vazgeçmiş sayılacağının kararlaştırıldığını, sözleşmeye göre daire sahibi olan davalının borcunu ödemediğini ileri sürerek sözleşmesinin feshini ve davalının oturmakta olduğu daireye vaki müdahalesinin menini, mümkün olmadığı takdirde bakiye 17.250,00 TL’nin 15.06.2005 tarihinden itibaren işleyecek aylık % 10 faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, uyuşmazlığa konu sözleşmeye dava dışı…’inde taraf olduğunu, davacının tek başına bu davayı açamayacağını, kalan ödemenin hangi zamana ait olduğunun davacı tarafından açıklanması gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacının temyizi üzerine dairemizin 20.6.2013 tarihli, 2012/19508 E. ve 2013/16939 sayılı kararı ile onanmış; davacı, bu kez karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
1-Davacı, davalı ile aralarında yapmış oldukları sözleşmeye göre davalının ortak giderlere katılmadığını ileri sürerek sözleşmenin feshini mümkün olmadığı takdirde 17.250.00 TL’nin tahsilini istemiş; davalı, tek başına davacının aktif husumet ehliyeti olmadığını, kalan ödemenin hangi zamana ait olduğunun ispatlanması gerektiğini savunmuş; mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Mahkeme kararının gerekçe kısmının bir bölümünde uyuşmazlığa konu sözleşmenin davacı yanında dava dışı….’ın da imzasının bulunduğu, dava açıldıktan sonra davaya muvafakat vermemesi sebebi ile tek başına sözleşmenin feshini 2013/26156 2014/1602
isteyemeyeceği ve dava ehliyetinin bulunmadığı kanaati oluştuğunu belirtmiş; ancak buna rağmen esasa girilerek davacının alacak talebi değerlendirilmiş, davacı tarafından hak edişlerin yıl bazında düzenlendiğine dair hiçbir belgenin dosyaya sunulmadığını, davacının sözleşmenin edimini yerine getirmeden davalıdan edim bedelini talep etmeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Bir davada usul yönünden red sebepleri var ise, davanın usulden reddine karar verilmekle yetinilmesi gerekir. Bu durum işin esasının incelenmesine engel teşkil eder. Buna rağmen mahkemece davanın hem usulden hem esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki ,davanın reddine ilişkin kararın davacı tarafın temyizi üzerine yapılan temyiz incelemesinde zuhulen onandığı bu kez yapılan karar düzeltme aşamasında anlaşılmakla, davacının karar düzeltme talebinin kabulü ile 26.12.2012 tarihli, 2012/19436-30003 esas ve karar sayılı onama ilamının kaldırılarak kararın bu gerekçe ile bozulmasına karar verilmiştir.
2-Bozma nedenine göre diğer itirazlar incelenmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentde açıklanan nedenle davacının karar düzeltme talebinin kabulü ile dairenin 20.6.2013 tarihli, 2012/19508 E. ve 2013/16939 sayılı onama ilamının kaldırılarak kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentde açıklanan nedenle diğer karar düzeltme itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 22.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.