Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/26006 E. 2014/3593 K. 12.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/26006
KARAR NO : 2014/3593
KARAR TARİHİ : 12.02.2014

MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 02/07/2013
NUMARASI : 2008/14-2013/360

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davalı yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R
Davacı; davalı kurumun 16.11.2006 tarihli yazısı ile 2006 yılı sözleşmesinin 2006 yılı Bütçe Uygulama Talimatı Ek Protokolün ıv /f maddesi uyarınca “..reçeteler ekindeki 12 adet inhibace P.. R… isimli ilaca ait fiyat küpürlerinin sahte olduğu,sahte ilaç fiyat küpürlerini kuruma fatura etmek suretiyle, kurumun zararına sebebiyet verdiğinden bahisle sözleşmesinin 3 yıl süre ile feshedildiğini ,feshin haksız olduğunu,fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla fesihli kaldığı süre içinde uğramış olduğu zarar olan 1000 TL maddi tazminatın faizi ile tahsilini istemiş,30.05.2011 tarihli ıslah dilekçesiyle de 96.167,00 TL nin dava tarihinden faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davanın kabulüne, 97.167,00 TL nin 1000 TL sinin dava tarihi olan 22.11.2006 tarihinden itibaren ,96.167,00 Tl sinin ıslah tarihi olan 30.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş,hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı eldeki dava ile; davalı ile sözleşmesinin haksız yere feshedildiğini ileri sürerek, yasaklı bulunduğu dönemde satamadığı ilaçlar nedeniyle uğramış olduğu kar kaybı ve zararın tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davacı ile davalı kurum arasında sözleşme düzenlendiği ,sözleşme gereğince davacı eczacının davalı kuruma bağlı hastalara ait reçetelerdeki ilaçları temin ederek bedelini davalıdan tahsil ettiği, davalı tarafından anılan sözleşmenin 16.11.2006 tarihinde 2006 yılı protokolünün IV..maddesinin (f) bendi uyarınca “reçeteler ekindeki 12 adet inhibace Plus Roche isimli ilaca ait fiyat küpürlerinin sahte olduğu,sahte ilaç fiyat küpürlerini kuruma fatura etmek suretiyle,
sandığın zararına sebebiyet verdiği” “gerekçesi ile 3 yıl süre ile feshedildiği, 22.11.2006 tarihinde feshin tedbiren durdurulmasına karar verildiği ,30.1.2007 tarihinde tedbir kararının kaldırıldığı,davacı hakkında Sakarya 2.ağır ceza mahkemesinde verilen beraat kararı üzerine 23.11.2007 tarihinde sözleşmesinin yenilendiği, davacının ilaç satışı yapamadığı 319 gün için eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır. Mahkemece, davacı hakkında Sakarya 2.ağır ceza mahkemesinde verilen beraat kararı üzerine ilaç satışı yapamadığı 319 gün için davacının talep edebileceği tazminat alacağı bilirkişi raporu doğrultusunda belirlenerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Her ne kadar, davacı hakkında açılan ceza davası beraatle, sonuçlanmış ise de davacının sahte olduğunu bilmesede sahte ilaç küpürlerini davalı kuruma fatura ettiği de sabittir. Davalı kurum da aralarındaki sözleşmeye dayanarak sahte ilaç küpürlerinin fatura edilmesi nedeniyle sözleşmeyi feshetmiştir. Bu durumda davalı kurumun sözleşmeyi feshetmesinde, tazminat ödemesini gerektiren kusurlu bir davranışı bulunmamaktadır. Fesih hakkının kötüye kullanıldığından da söz edilemez. Davacı bu hükümleri kabul ederek sözleşmeyi imzaladığına göre, kar mahrumiyeti iddiasında bulunarak tazminat isteyemez. Bu durumda mahkemece davacının gelir ve ücret kaybı ile ilgili talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda belirtilen nedenle, davalının temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 12.02.2014 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

MUHALEFET ŞERHİ
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle feshin haksız olarak uygulanıp davacının ekranının kapatıldığı gün baz alınarak kar mahrumiyeti hesaplandığına göre onama düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma yönündeki görüşüne katılmıyorum.