Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/25923 E. 2014/26902 K. 15.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/25923
KARAR NO : 2014/26902
KARAR TARİHİ : 15.09.2014

MAHKEMESİ : Turgutlu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 01/02/2013
NUMARASI : 2012/524-2013/69

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmadığından incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacılar; murisleri A.. S..’nın davalı bankadan 01.08.2011 tarihinde kredi kullandığını, ancak 16.12.2011 tarihinde vefat ettiğini, kredi tahsisi esnasında dosya masrafı olarak para tahsil edilmesine rağmen hayat sigortası yaptırılmadığını ileri sürerek 24.000,00 TL bedelli kredi sözleşmesinden dava tarihine kadar ödenen miktarın düşülmesi ile davalı bankaca bakiye borç olarak kaldığı bildirilen 22.388,65 TL’den borçlu olunmadığının tespiti ile gerek muris tarafından ve gerekse kendileri tarafından ödenen bedellerin iadesine karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davaya konu uyuşmazlık, davacıların murisi tarafından hayatta iken davalı bankadan kullanılan konut kredisi kapsamında yaptırılması gerektiği ileri sürülen hayat sigortasından kaynaklanmakta olup, somut uyuşmazlığın gerek davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri gerekse 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri kapsamında kaldığının anlaşılmasına göre davaya bakmayaTüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken genel mahkeme sıfatıyla davanın karara bağlanması usul ve yasaya aykırıdır.
2-Bozma nedenine göre davacıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 15.9.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.