Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/25872 E. 2014/5989 K. 05.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/25872
KARAR NO : 2014/5989
KARAR TARİHİ : 05.03.2014

MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/06/2013
NUMARASI : 2005/344-2013/347

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı; eczacı olduğunu, davalı kurum çalışanlarına ilaç verdiğini davalı kurumun 10.06.2005 tarihli yazısı ile 2005 yılı sözleşmesinin 2005 yılı Bütçe Uygulama Talimatı Ek Protokolün ıv /1.(m) maddesi uyarınca “..32 adet reçeteyi usulsüz düzenleyip tahsili yoluna gittiği, karşılığında kurumu 2012,22 TL zarara uğrattığından bahisle sözleşmesinin 7 yıl süre ile feshedildiğini, haksız feshin iptaline, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla fesihli kaldığı süre içinde uğramış olduğu zarar olarak şimdilik 5100 TL maddi tazminatın ve ödenen reçete bedeli olan 2012,22 TL nin tahsilini istemiş, 20.05.2011 tarihli ıslah dilekçesiyle de 42.927,32 TL nin dava tarihinden faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davanın kabulüne, sözleşmenin feshinin iptaline ve muarazanın giderilmesine 2012,22 TL reçete bedelinin davalıdan tahsili ile 30.915,10 TL kar mahrumiyeti zararının 5100 TL sinin dava tarihi olan 10.08.2005 tarihinden itibaren, 25.815,10 TL nin sinin ıslah tarihi olan 20.05.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı; davalı ile sözleşmesinin haksız yere feshedildiğini ileri sürerek, yasaklı bulunduğu dönemde satamadığı ilaçlar nedeniyle uğramış olduğu kar kaybı ve zararının tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davacı ile davalı kurum arasında sözleşme düzenlendiği, sözleşme gereğince davacı eczacının davalı kuruma bağlı hastalara ait reçetelerdeki ilaçları temin ederek bedelini davalıdan tahsil ettiği, davalı tarafından anılan sözleşmenin 10.06.2005 tarihinde 2005 yılı protokolünün IV.maddesinin (m) bendi uyarınca “32 adet reçeteyi usulsüz düzenleyip tahsili yoluna gittiği, karşılığında kurumu 2012,22 TL zarara uğrattığından bahisle sözleşmesinin 7 yıl süre ile feshedildiği, 10.06.2005 fesih tarihinden yeni sözleşmenin imzalandığı 8.08.2007 tarihine kadar ilaç satışı yapamadığından mahrum kaldığı kar kaybı için eldeki dava açılmıştır. Mahkemece, davacı hakkında Ankara 3.ağır ceza mahkemesinde verilen beraat kararı üzerine ilaç satışı yapamadığı 10.06.2005 fesih tarihinden yeni sözleşmenin imzalandığı 8.08.2007 tarihine kadar geçen 789 gün için davacının talep edebileceği tazminat alacağı bilirkişi raporu doğrultusunda belirlenerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Her ne kadar, “sözleşmenin feshine ilişkin” muarazanın önlenmesi konusunda açılan ceza davası, davacı yararına sonuçlanmış ise de davacının sözleşmeye aykırı fiileri nedeni ile davalı kurumun sözleşmeyi feshetmesinde, tazminat ödemesini gerektiren kusurlu bir davranışı bulunmamaktadır. Fesih hakkının kötüye kullanıldığından da söz edilemez. Davacı bu hükümleri kabul ederek sözleşmeyi imzaladığına göre, kar mahrumiyeti iddiasında bulunarak tazminat isteyemez. Bu durumda mahkemece davacının gelir ve ücret kaybı ile ilgili talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte belirtilen nedenle, davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazının reddi ile 2.bentte belirtilen nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 05.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.