Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/25581 E. 2014/2754 K. 03.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/25581
KARAR NO : 2014/2754
KARAR TARİHİ : 03.02.2014

MAHKEMESİ : Tekirdağ 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)
TARİHİ : 22/03/2013
NUMARASI : 2012/213-2013/75

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, davalı bankadan kullanmış olduğu krediyi 24/03/2011 tarihinde tüm borcu ödemek sureti ile kapattığını, davalı tarafından 24.708, 60-TL erken kapatma ücreti tahsil edildiğini, bankaca haksız tahsilata dayanak yapılan haksız şartın geçersiz olduğunu belirterek davalı banka tarafından haksız ve mesnetsiz olarak tahsil olunan 24.708, 60-TL’nin 24/03/2011 haksız tahsil tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, görev itirazında bulunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı tarafınrdan temyiz edilmiştir.
1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacının dava dilekçesindede belirttiği gibi bireysel kredi (işyeri kredisi) kapsamında kullanıldığı ve kredinin de genel kredi sözleşmesi olarak çekildiği anlaşıldığından, davacı yasanın 3.maddesinde belirtilen “tüketici” tanımına girmemektedir. Şu halde bu davaya bakmaya, genel mahkemeler görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. O halde mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devam edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle, hükmün BOZULMASINA, 2.bentte belirtilen nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan 428.10 tL harcın istek halinde iadesine, 3.2.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.