Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/25296 E. 2014/3488 K. 11.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/25296
KARAR NO : 2014/3488
KARAR TARİHİ : 11.02.2014

MAHKEMESİ : Osmaniye 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/01/2013
NUMARASI : 2012/132-2013/74

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı bankanın kendisi aleyhine Osmaniye 1 İcra Müdürlüğünün 2009/4559 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, oysa kendisinin takibe konulmuş olan kredi kartı borcunu davalı bankanın Osmaniye Şubesine giderek taksitlendirme yaptığını ve davalı bankaya borcunun çoğunu ödemiş olduğunu, 1.589,35 TL borcu kaldığını belirterek son borç durumunun tespiti ile %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, karar, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacı ile davalı banka arasında kredi kartı sözleşmesi bulunduğu ve uyuşmazlığın 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece ayrı bir tüketici mahkemesi var ise görevsizlik kararı verilmesi yok ise ara kararıyla davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, (2) no’lu bent gereğince diğer temyiz itirazların incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 11.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.