Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/25132 E. 2014/11992 K. 16.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/25132
KARAR NO : 2014/11992
KARAR TARİHİ : 16.04.2014

MAHKEMESİ :2. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı, davalı ile 19.12 2006 tarihinde davalıya ait arazide yaklaşık 7000 sertifikalı tohum üretimi yapılması ve elde edilen ürünün paylaşılması hususunda 15 yıl süreli sözleşme imzalandığını, davalı üniversitenin 30.04.2010 tarihli yazısı ile sözleşmeyi haksız feshettiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000 TL maddi tazminatın tahsilini istemiştir.
Davalı, sözleşmenin üniversitedeki … Fakültesi öğrencilerin uygulama yapabilmesi ve akademik personelin araştırma faaliyetlerini yürütmesi amacı ile yapıldığını, sözleşmedeki amacın gerçekleşmesinin mümkün olmadığını, hayvancılık projesinin tek taraflı olarak davacı tarafından feshedildiğini, bu hususun sözleşmeye aykırı olduğunu, üniversitenin zarar ettiğini, sözleşmenin karşılıklı oluşturulacak kişilerle yürütüleceğinin hükme bağlanmasına rağmen davacının tek taraflı olarak işlemleri gerçekleştirdiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı haksız fesih nedeni ile uğradığı zararın tazminini talep etmiş, davalı feshin haklı olduğunu savunmuştur. Mahkemece, taraflar arasında eğitim amaçlı uygulamalı damızlık besi ve süt sığırcılığı projesi
kapsamında aynı tarihlerde başka bir sözleşme imzalandığını, bu sözleşmenin davacı tarafça feshedildiğini, davaya konu sözleşmenin ise tek başına öğrencilerin uygulamaları ve akademik personelin araştırmaları açısından faydalı olmayacağını, davalının ciddi bir gelir elde etmediğini , olumlu zarara ilişkin bir talepte bulunmanın mümkün olmadığını, olumlu zarar istenebilse dahi bunu hesaplamanın mümkün olmadığını belirtmiştir.
Yanlar arasında imzalanan 19.12.2006 tarihli sözleşme, 5.11.2007 ve 6.11.2009 tarihlerinde imzalanan ek sözleşmelerle tadil edilmiştir. Sözleşmenin (XII.) maddesinde sözleşme süresi 5 yıl olarak öngörülmüş olup, taraflarca bitim süresinden (1) yıl önce yenilenmeyeceğine ilişkin bir bildirimde bulunulmadığı takdirde 5’er yıllık yenilenmiş sayılacağı öngörülmüştür. Sözleşmenin XIV. maddesinde ise sözleşmenin karşılıklı mutabakatları fesih edebileceği, ayrıca sözleşme süresi dolmadan da sözleşme hükümlerince aykırı davranış halinde diğer tarafın tek taraflı fesih hakkını kullanabileceği öngörülmüştür. Ek sözleşmelerde fesih hakkının kullanılmasıyla ilgili bir düzenleme bulunmamaktadır. Sözleşmenin imzalanmasıyla birlikte sözleşme uygulanmaya başlanmış ve fesih tarihine kadar yürürlükte kalmıştır. … Üniversitesi… araştırma merkezi yönetim kurulunun 21.4.2010 günü ve 2009-2010/8. sayılı karar ile “hayvancılık projesinin tek taraflı feshedilmiş olması ve tohumluk üretimden ise beklenenin aksine maddi kayıpların ortaya çıkmış olması, üretimin aşırı yüksek fiyatlara mal olması ve tek başına tohumluk üretiminin TAHAM’ın varlığının asıl amacı olan … fakültesi öğrencilerinin uygulama imkanları akademisyenlerce araştırma imkanları sağlanması amacına hizmet etmemesi nedeniyle yönetim kurulu tarafından projenin feshedilerek üretimin durdurulmasına” karar verildiği bu kararın Rektörlüğün 30.4.2010 tarih ve 9697 sayılı yazısıyla davacı Birliğe gönderildiği, bu kez davacı Birlik tarafından akdin feshi nedeniyle 11 yıllık kâr kaybının istendiği, ancak ihtardan sonuç alınmaması nedeniyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Hukukumuzda sözleşmeye bağlılık ilkesi bulunmaktadır.
Davacı, sözleşmenin süresinden önce fesih nedeniyle müspet zararını istemektedir. Davalı ise sözleşmeyi haklı nedenlerle feshettiğini savunmaktadır. Yanlar arasında imzalanan sözleşme süresi 15 yıl olup ancak tarafların anlaşmalarıyla yada haklı nedenlerle feshi mümkündür. Öyle olunca, Mahkemece öncelikle feshin haklı nedenle yapılıp yapılmadığı üzerinde durulmalı, sözleşmeyi haklı olarak feshettiği ispat külfetinin davalıda olduğunu gözetilerek 1.
ve 2. raporlar arasında bu yönde çelişki olduğu ve bu çelişkinin giderilmesi yönünde gerektiğinde yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulundan rapor alınıp davacının kâr kaybını sözleşmenin erken feshi nedeniyle isteyebileceği gözetilerek ve BK.nın 325. maddesi düzenlemesi de dikkate alınarak hesaplanmalı ve hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 16.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.