Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/24950 E. 2014/2721 K. 03.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/24950
KARAR NO : 2014/2721
KARAR TARİHİ : 03.02.2014

MAHKEMESİ : Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ : 02/07/2013
NUMARASI : 2013/286-2013/612

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, davalı bankadan konut kredisi kullandığını, kendisinden haksız kesilen bedellerin tahsili için hakem heyetine başvurduğunu, hakem heyetince verilen kararı Diyarbakır 5. İcra müdürlüğünün 2012/7779 nolu dosyada ilamsız icra takibi yaptıklarını davalı bankanın borca itiraz ettiğini ve bu nedenle haksız yapılan itirazın iptalini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabülu ile;davalı tarafın diyarbakır 5. icra müdürlüğünün 2012/7779 esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, davacı taraf lehine asıl alacak üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Konut Finansman Kredileri 4077 Sayılı Yasanın 10/B maddesinde düzenlenmiş olup, anılan maddede “Tüketici konut finansman kuruluşuna borçlandığı toplam miktarı önceden ödeyebileceği gibi aynı zamanda bir yada birden çok ödemeyi vadesinden önce yapabilir. Her iki durumda da konut finansman kuruluşu vadesinden önce ödenen taksitler için gerekli faiz indirimini yapmakla yükümlüdür. Ödenen miktara göre faiz indiriminin ve kredinin tüketiciye yıllık maliyet oranının hesaplanmasında Bakanlık tarafından çıkarılan ilgili yönetmelik hükümleri uygulanır. Faiz oranının sabit olarak belirlenmesi halinde, sözleşmede yer verilmek suretiyle bir yada birden fazla ödemenin vadesinden önce yapılması 2013/24950 2014/2721 durumunda konut finansmanı kuruluşu tarafından tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilebilir. Erken ödeme ücreti Gerekli faiz indirimi yapılarak hesaplanan ve tüketici tarafından konut finansmanı kuruluşuna erken ödenen tutarın %2’sini geçemez. Oranların değişken olarak belirlenmesi halinde tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilemez” hükmü yer almakta olup, yasal düzenlemeye uygun olarak çıkartılan Konut Finansmanı Sisteminde Erken Ödeme İndirimi ve Yıllık Maliyet Oranı Hesaplama Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmeliğin 4’ncü maddesinde Erken ödeme işlemi tanımlanmıştır buna göre; “Erken ödeme; tüketicinin konut finansmanı kuruluşuna borçlandığı toplam tutarı veya vadesi gelmemiş bir veya birden çok taksidin vadesinden önce ödemesini” ifade etmektedir. Anılan yönetmeliğin f bendinde ise komisyon işlemi tanımlanmış olup, buna göre; “Komisyon; geri ödeme planında her bir taksit tutarında ana para, faiz ve her türlü kamusal yükümlülükler haricinde ayrı bir kalem olarak yer alan ve konut finansman kuruluşunun gelir olarak tahsil edeceği tutarları” ifade etmektedir denilmiştir. Yönetmeliğin “ı” bendinde “Ödeme planı; tüketiciye tahsis edilen konut finansmanı geri ödemesinde esas alınacak taksit, tutar ve vadeleri ile birlikte ana para, faiz, fon, vergi ve diğer masrafların ayrı ayrı belirtildiği tablodur.” hükmünü içermektedir.
Taraflar arasındaki kredi sözleşmesinin faiz türüne göre, davacıdan kredi borcunun erken kapatılması halinde erken kapama ücretinin tahsilinde yasal olarak hukuka aykırılık bulunmamakla birlikte uygulamada sık rastlanıldığı üzere; kredi borçlularının kredi taksitlerinin erken ödenmesi noktasında bir talepleri bulunmadığı halde, faiz oranlarındaki düşüş nedeniyle, bankalarca yeni faiz oranları üzerinden ödeme miktarları ve tarihlerinin yeniden yapılandırılması yoluna gidildiği, bu işlem yapılırken bir kısım bankalar tarafından ek sözleşme adı altında bir sözleşme tanzim edildiği, bir kısım bankalar tarafından ise eski sözleşmenin feshedilerek yeni bir sözleşme tanzim edildiği bu işlemler esnasında ise kredi borçlularından farklı isimler altında ücretler tahsil edildiği anlaşılmakta ise de, yeniden yapılandırma işleminin yasada belirtildiği şekilde bir erken ödeme niteliğinde olmadığı anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, mahkemece, konusunda uzman bilirkişi ya da heyetinden, yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında, davacıdan tahsil edilen ücretlerin gerekçesi olarak, yapılan işlemin, erken ödeme mi yoksa yapılandırma işlemi mi olduğu noktasında rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönler gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 03.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.