Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/24919 E. 2014/4423 K. 20.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/24919
KARAR NO : 2014/4423
KARAR TARİHİ : 20.02.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 16. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/05/2013
NUMARASI : 2012/137-2013/215

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı emlak komisyoncusu olduğunu, davalının taşınmazlarının satışına aracılık etmesi için kendisine başvurduğunu, aralarında sözleşme düzenlediklerini, sözleşmedeki edimlerinin bir kısmını yerine getirdiği halde davalının haklı bir neden yok iken 25.01.2008 tarihinde kendisini azlettiğini, bilahare emlak sözleşmesini de 13.02.2008 tarihinde feshettiğini, davalının komisyon bedeli ve hizmet bedelini ödemediğini ileri sürerek toplam 111.625,00 TL alacağının faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın 65.650,00-TL yönünden kabulüne dair verilen kararın davalı tarafından temyizi üzerine Dairemizin 18.01.2012 tarih, 2011/15276 Esas- 2012/429 Karar sayılı ilamı ile,”Davacı, davalıya verdiği tellallık ve vekalet hizmetinden dolayı ödenmeyen alacağının tahsili için eldeki davayı açmıştır. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda da davacının verdiği hizmet karşılığı alacağının 65.650,00 TL olduğu saptanmıştır. Davalı bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde davacıya ödeme yaptığına ilişkin belgeler ibraz etmiş ve bunun mahsubunu istemiştir. Ödeme def’i yargılamanın her aşamasında ileri sürülebilir ve mahkemece resen gözönüne alınır. Hal böyle olunca davalının ibraz ettiği belgelere karşı davacının diyeceği sorulup, bu ücretin ödendiği sabit olduğu takdirde mahsup işleminin yapılması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiş; mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne,51.771,94-TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, davalı tarafından kendisine ödenen paraların davacı adına harcandığını yada davacı yararına kendi cebinden yapılan ödemelere mahsup edildiğini belirterek 13.09.2012 havale tarihli harcama listesi ve ekinde para makbuzları ibraz etmiştir. Mahkemece, davalının ödediği meblağdan davacı tarafından sunulan harcama belgeleri toplamı mahsup edilerek bakiye bedele hükmedilmiştir. Ancak davalının davacıya yaptığı ödemeler nedeniyle davacı tarafından düzenlenen makbuzlarda paraların hangi amaçla harcanağı yazılı olup, mahkemece aldırılan ek bilirkişi raporunda paranın veriliş amacına uygun harcama yapılıp yapılmadığı, yapılmış ve bakiye kalan kısım var ise hangi işler için harcama yapıldığı konusunda bir açıklık bulunmamaktadır. Yine davacı tarafından sunulan para makbuzları her zaman düzenlenmesi mümkün olan belgelerden olup, harcamanın yapıldığını ispata tek başına yeterli değildir. Davacı, bu harcamalara dair yazılı kesin bir delil de ibraz edememiştir. Hal böyle olunca mahkemece, bu hususta davacıya yemin teklif etme hakkı olduğunun hatırlatılması ve davalının davacıya ödediği paraların makbuzda yazan veriliş amacına uygun harcanıp harcanmadığı, bakiye kalan kısım var ise hangi işler için harcama yapıldığı hususlarını da kapsayacak şekilde ek rapor alınması için dosyanın bilirkişiye tevdi edilmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ:Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.