Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2013/24441 E. 2014/2750 K. 03.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/24441
KARAR NO : 2014/2750
KARAR TARİHİ : 03.02.2014

MAHKEMESİ : İzmir 3. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 16/04/2013
NUMARASI : 2012/453-2013/283

Taraflar arasındaki hakem heyeti kararına itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, davalının “mevduat hesabından” tahsil edilen 7.644,15 liranın bilgisi dışında çekildiğinden bahisle iadesi amacıyla, davalının başvurduğu İzmir Tüketici Sorunları Hakem Heyeti”nin 06.03.2012 tarihli ve 2012/5-7 sayılı kararı ile talebinin kabulüne karar verildiğini, belirterek, hukuka aykırı bu kararın iptalini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, miktar itibariyle Tüketici Hakem Heyetin”nde dava açılabilme şartı gerçekleşmemiştir. Tüketici Hakem Heyeti kararları delil niteliğinde bulunduğundan açılan davanın kabulü ile İzmir Tüketici Sorunları Hakem Heyeti”nin 06.03.2012 tarihli ve 2012/5-7 sayılı kararının görev nedeniyle iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı,Tüketici Hakem Heyeti kararının iptali istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davalı, davanın reddini dilemiş,mahkemece,hakem Heyeti kararının görev nedeniyle iptaline karar verilmiştir.
4077 sayılı Yasanın 22.maddesi gereğince; değeri beş yüz milyon liranın altında bulunan uyuşmazlıklarda Tüketici Sorunları Hakem Heyetine başvuru zorunlu olup, bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararların tarafları bağlayacağı, bu kararların ise İcra ve İflas Kanununun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirileceği, Tüketici Sorunları Hakem Heyeti kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine tüketici mahkemesinin vereceği kararın kesin olduğu, değeri beş yüz milyon lira ve üstündeki uyuşmazlıklarda ise tüketici sorunları hakem heyetlerinin verecekleri kararların ancak tüketici mahkemelerinde delil olarak ileri sürülebileceği, kararların bağlayıcı veya delil olacağına ilişkin parasal sınırların ise her yılın Ekim ayı sonunda Devlet İstatistik Enstitüsünün Toptan Eşya Fiyatları Endeksinde meydana gelen yıllık ortalama fiyat artışı oranında artacağı belirtilmiştir. Tüketici Sorunları Hakem Heyetleri Yönetmeliğinin 5.maddesindeki düzenleme ise büyükşehir statüsünde bulunan illerde kurulan il hakem heyetleri ile büyükşehir belediyesi sınırları dahilinde kurulu ilçelerdeki hakem heyetlerinin görev sınırını belirlemeye ilişkin olup, bu heyetlerce verilecek kararların miktar itibariyle bağlayıcılığına dair bir düzenleme içermemektedir.
4077 sayılı yasanın 22.maddesinde belirlenen kesinlik sınırı 01.01.2012 tarihi itibariyle 1.161,67 TL olarak belirlenmiş olup, davaya konu olan bedelin 7.644,15 TL olduğu nazara alındığında, kararın infaz edilmesi mümkün olmayıp, ancak tüketici mahkemelerinde delil olarak ileri sürülebileceği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacının eldeki davayı açmasında hukuki yararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşünvelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına bozulmasına, 03.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.